10. Hukuk Dairesi 2014/24944 E. , 2016/6771 K.
"İçtihat Metni"
Başkanlığı adına Av. ... ile ... aralarındaki dava hakkında ... İş Mahkemesinden verilen 27.05.2014 günlü ve 2012/489-2014/157 sayılı hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Kural olarak, İİK "nın 191. maddesi gereğince borçlunun iflas açıldıktan sonra masaya ait mallar üzerinde her türlü tasarrufu alacaklılara karşı hükümsüz olup, müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi iflas ile kısıtlandığından, aynı Kanun’un 226. maddesinde de masanın kanuni mümessilinin iflas idaresi olduğu hükmü kabul edilmiştir. Diğer anlatımla, iflasın açılmasıyla dava takip yetkisi (ve taraf sıfatı), artık müflise değil, iflas idaresine ait olup, adi tasfiyede İİK"nın 226-229 maddeleri gereği iflas masasını temsil yetkisi iflas idare memurlarına, şayet basit tasfiye (İİK.md.218) usulü benimsenmişse, bu temsil yetkisi İflas Müdürlüğüne (İflas Dairesine) aittir.
Gıyabi hükmün, vekilin iflas sebebiyle vekilliğinin sona erdiğinin bildirilmesi üzerine, davalı ... "ye, dava dilekçesinin tebliğ edildiği adreste Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Yeni bir geri çevirmeye ve temyiz incelemesinin geciktirilmesine mahal bırakılmaksızın;
Mahkemece, davalının iflas işlemlerine dair ticaret sicil kayıtları ve iflas dosyası getirtilip incelenerek davalı şirketin iflas edip-etmediği araştırılarak, iflasına karar verildiğinin anlaşılması durumunda yukarıda yapılan açıklamalar ışığında masanın kanuni temsilcisi tespit edilip gıyabi hüküm yöntemince tebliğ edilerek, temyiz süresi geçtikten ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesindeki düzenleme gereği, gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 26.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.