15. Ceza Dairesi 2014/18917 E. , 2017/7197 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-TCK’nın 157/1, 52, 53/1. maddeleri
2-TCK’nın 207/1, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanıklar hakkında dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri sanıklar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ...’ın kendisine ait.... plakalı ...marka aracın diğer katılan kardeşi .... tarafından satılmasını istediği, katılan ..."ın aracı açık oto pazarında satışa çıkardığı, suç tarihinde sanıkların kendilerini ortak olarak tanıtıp aracı 18.900 TL karşılığında almak için anlaştıkları ve katılan ..."a 400 TL kapora verip aracın devri verildiğinde geri kalan bedelini havale edeceklerini söyledikleri, katılan ..."ın aracı aralarında herhangi bir sözleşme yapmadan sanıklara teslim ettiği ve araç sahibi diğer katılanın sanık ... adına aracın satışı için vekaletname çıkarıp kardeşi katılan ..."a gönderdiği, sanık ..."un vekaletin .... 4. Noterliğinden çıkarıldığını öğrendikten sonra vekaleti kaybettiğini beyan ederek ... Noterliğinden kendisine vekaletin bir suretini çıkartıp bu vekaletle aracı birlikte hareket ettiği ve kendisini ... olarak tanıtan sanık ..."e .... Noterliğinde Araç Satış Sözleşmesi ile sattığı, sanık ..."in de yine aracı aldıktan sonra.... Noterliğinde .... isimli kişiye sattığı ve sanıkların katılan ..."ın imzasını taklit ederek Oto Satış Protokolü tanzim ettiklerinin iddia edildiği olayda, sanıklar, katılanlar, tanık beyanları, bilirkişi raporları ve dosya kapsamından atılı suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların beraat hükmü verilmesi gerektiğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
1-Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan hüküm kurulurken; hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
2-Sanıklar hakkında dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından hüküm kurulurken; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, dolandırıcılık suçundan kurulan hüküm fıkralarından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "60 gün” ve "1200 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkarılarak yerine, sırasıyla "5 gün", ve “100 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi yine, hüküm fıkralarından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA 08/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.