Kasten yaralama - konut dokunulmazlığını bozmak - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/16406 Esas 2012/7359 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/16406
Karar No: 2012/7359
Karar Tarihi: 26.03.2012

Kasten yaralama - konut dokunulmazlığını bozmak - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/16406 Esas 2012/7359 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıklar K.. U.., A.. U.. ve D.. A.. hakkında Konya 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kasten yaralama ve konut dokunulmazlığını bozmak suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak temyiz başvurusu sonucunda hüküm bozulmuştur. Mahkeme, sanıkların kapıları açmayan komşulara zorla girdiği suçun cebir ve tehdit olmadığı gerekçesiyle 116/1.maddesi yerine 116/4 maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, konut dokunulmazlığını bozmak suçunun birden fazla kişiyle işlendiği halde sanıklar hakkında 119/1-c maddesinin uygulanmadığı, sanık D.. A..'nın tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde yasal olmayan gerekçelerin olduğu belirtilmiştir. Bu sebeplerle hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/1.maddesi: Kasten yaralama suçu
- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/4.maddesi: Şiddet kullanmadan bir kimsenin vücuduna zarar verme suçu
- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 119/1-c maddesi: Konut dokunulmazlığını bozm
2. Ceza Dairesi         2010/16406 E.  ,  2012/7359 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 3 - 2009/97547
    MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 06/05/2008
    NUMARASI : 2006/618 (E) ve 2008/310 (K)
    SUÇLAR : Kasten yaralama, konut dokunulmazlığını bozmak

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanıklar müdafiinin temyiz isteminin sanıklar K.. U.., A.. U.. ve D.. A.. hakkında kasten yaralama ve konut dokunulmazlığını bozmak suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre, sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak
    1-Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanıkların aynı apartmanda oturan katılanların kapılarını gündüz vakti çalıp açılmaması üzerine kapıyı kırıp içeri girdikleri olayda cebir ve tehdidin kişilere karşı kullanılmadığı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK.nun 116/1.maddesi yerine 116/4 maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü kurulması,
    2-Sanıklara atılı konut dokunulmazlığını bozmak suçunun birden fazla kişi ile işlendiğinin anlaşılması karşısında sanıklar hakkında 5237 Sayılı TCK.nun 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Dosya içeriğine göre sanık D.. A.."ın eşinin hesapladığı su parasını fazla bulan katılan S.. E.."in eylemi başlattığının iddia edilmesi karşısında sanıklar hakkında tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi
    4-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığının belirtilmesi ve olayda da katılanın maddi tazminat talebinin bulunmadığı halde, müştekinin zararınını karşılamaması şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle sanık hakkında 5271 Sayılı CMK.nun 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son.maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış hakları saklı kalmak kaydı ile hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 26.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.