
Esas No: 2015/14374
Karar No: 2015/11863
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14374 Esas 2015/11863 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/06/2013
NUMARASI : 2013/13-2013/406
DAVACI : Orman Yönetimi
DAVALILAR : Hazine - Gedikören Köyü Tüzel Kişiliği
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine ve köy tüzel kişiliği tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 1980 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında çekişmeli Akalan köyü 2152 parsel sayılı 31980,00 m2, 2158 parsel sayılı 24120,00 m2 ve 2177 parsel sayılı 354739,00 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar mera olarak sınırlandırılmış ve özel siciline kaydedilmiştir. Aynı yerde 4342 sayılı Kanun gereğince çalışma yapan komisyon tarafından taşınmaz mera tespit ve tahsisine konu edilmiş; işlem 05/12/2012 - 07/01/2013 tarihleri arasında askı ilânına çıkartılmıştır.
Orman Yönetimi 04/01/2013 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açmış olduğu davada taşınmazın öncesi itibarıyla ve halen eylemli durumda orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek mera komisyon kararının iptaliyle orman niteliğinde Hazine adına tapuya tescilini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli parsellerle ilgili mera tespit ve tahsis kararının kaldırılarak taşınmazların orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, karar Hazine ve köy tüzel kişiliği tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, mera tespit ve tahsisinin iptali ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastro çalışması yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve özellikle keşif sonucu düzenlenen uzman orman bilirkişi kurulu raporuna göre, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak; taşınmazlar, 1981 yılında yapılan kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydedildiği halde, özel sicilindeki mera kaydının kaldırılmasına da karar verilmesi gerekirken sadece “...taşınmazların mera tespit ve tahsisine ilişkin kararının kaldırılarak (mera olarak yapılan sınırlandırılmalarının iptali ile)...” karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A ve 17. maddeleri ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi de doğru değil ise de, bu yanılgıların giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle, mahkeme kararının 2. bendinde yazılı "...taşınmazların mera tespit ve tahsisine ilişkin kararının kaldırılarak (mera olarak yapılan sınırlandırılmalarının iptali ile)..." ibaresinden önce gelmek üzere “mera özel sicilindeki mera kaydının iptaline” ibaresinin yazılmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik olarak 3, 4 ve 5. bentlerinin tamamen hükümden çıkartılarak bunun yerine “6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanun geçici 3. maddesi atfıyla HMUK"nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/11/2015 günü oy birliğiyle karar verildi.