14. Hukuk Dairesi 2016/16980 E. , 2020/4019 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04/12/2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili; 94 parsel, 95 parsel, 105 parsel, 106 parsel ve 112 parsel sayılı taşınmazların öncelikle aynen taksimini aksi halde bu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; 95, 106 ve 112 parsel sayılı taşınmazların satılarak; 94 ve 105 parsel sayılı taşınmazların ise 21/11/2014 tarihli rapora ve eki krokiye göre aynen taksim suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, dava konusu taşınmazlardan 95 parsel, 106 parsel ve 112 parsel sayılı taşınmazlar yönünden verilen mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bu parseller yönünden onanmasına,
2-Dava konusu 94 parsel ve 105 parsel sayılı taşınmazlar yönünden temyiz itirazlarına gelince;
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.
Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz.
Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez.
Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde ise ilgili belediyeden, belediye dışında ise İl İdare Kurulundan bölüşmenin (taksimin) mümkün olup olmadığı sorulur.
Belediye Encümeni veya İl İdare Kurullarınca 3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun bulunması halinde onaylanması gereken ifraz projesinde kimlere nerelerin verileceği, bu konuda paydaşlar aralarında anlaşamazlarsa hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir.
Onay makamından olumsuz cevap gelmesi halinde paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerekir.
Somut olaya gelince; 21/11/2014 tarihli rapor doğrultusunda aynen taksimine karar verilen 94 parsel ve 105 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ifrazın mümkün olup olmadığı ilgili ilçe tarım müdürlüğüne sorulmaksızın eksik inceleme ile karar verildiğinden bu parseller yönünden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Kabule göre de, aynen taksimine karar verilen taşınmazlar yönünden %o 4,55 oranında harca hükmedilmemesi ve ziraat bilirkişisince 15.12.2014 tarihli raporda 94 parsel sayılı taşınmazda ifrazla ikiye ayrılan ve A/B olarak gösterilen parçalardan A’nın şekil açısından değer kaybı sebebiyle hesaplanan denkleştirme miktarının B(58.750,00TL)-A (47000,00TL)=11.750,00TL olarak hesaplandığı ve depo ettirildiği, oysaki doğru olan miktarın tüm taşınmaz değerinin ikiye bölünmesi suretiyle ulaşılan değerin A kısmına olan farkı olan 5875,00 TL olduğu, ancak ivaz ilavesi yanlış hesaplanarak davacı aleyhine fazla miktarın depo ettirilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan açıklanan nedenlerle dava konusu 95 parsel, 106 parsel ve 112 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile dava konusu 95 parsel, 106 parsel ve 112 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün ONANMASINA; taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın % 04,55 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 29,20TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edene yükletilmesine, (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle dava konusu 94 ve 105 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 24.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi