Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/4557
Karar No: 2009/8002

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/4557 Esas 2009/8002 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu, davacının yurt dışında yaşadığı ve kayden paydaşı bulunduğu taşınmazların davalılar tarafından 3 yıldır işgal edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve son 3 yıllık ecrimisil bedelinin tahsili istemidir. Davalılar, taşınmazları kiralamak suretiyle kullandıklarını ileri sürerek davanın reddi talebinde bulunmuşlardır. Mahkeme, kira sözleşmesinin yapıldığına ve davacının muvafakat ettiğine dair delil olmaması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak paylı mülkiyet hallerinde kira sözleşmesi için pay ve paydaş çoğunluğunca gerçekleştirilmesi zorunludur. Ayrıca, kira sözleşmesinde mülkiyet sahibinin icazet vermesi de koşuldur. Dosya içeriği incelendiğinde, yapıldığı belirtilen kira sözleşmesinin paydaş çoğunluğunca gerçekleştirilmediği ve davacının icazet vermediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle elatmanın önlenmesi isteğiyle birlikte ecrimisil bedelinin tahsili istemi kabul edilmelidir. Kararda geçen kanun maddeleri; Türk Medeni Kanunu'nun 691. maddesi ve İnançları Birleştirme Kararı, HUMK'nun 428. maddesidir.
1. Hukuk Dairesi         2009/4557 E.  ,  2009/8002 K.

    "İçtihat Metni"

     MAHKEMESİ : KARTAL 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 18/02/2009
    NUMARASI : 2007/329-2009/52
      
    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, yurt  dışında  yaşadığını,  kayden paydaşı  bulunduğu 2400 ada  114 ve 115  parsel sayılı  taşınmazların  yaklaşık  3 yıldır  davalılar tarafından fabrika ve şirket  merkezi  olarak  işyeri  şeklinde  kullanılmak  suretiyle  işgal  edildiğini öğrendiğini, davalılarla  aralarında  yazılı veya  sözlü  herhangi  bir akit  bulunmadığını  ileri  sürüp  elatmanın  önlenmesi ve  son  3 yıllık  ecrimisil  bedelinin  davalılardan  müştereken  ve müteselsilen  tahsilini  istemiştir.
    Davalılar, dava  konusu  taşınmazların Bileşim Elektrik Limited Şirketi  tarafından  davacının  eşi olan  diğer  paydaş  Nesrin  Mahmutoğlu"ndan  kiralandığını, kira  bedellerinin  düzenli olarak  bu  kişiye  ödendiğini, uzun  yıllar  sessiz  kalan  davacının  eşinin  yaptığı  kira  sözleşmesine, muvafakat  ve icazet  vermiş  sayılacağını, sözleşmenin  davacıyı  bağlayacağını, İstanbul Elektrik  Limited Şirketinin  dava konusu  yerle ilgisi  bulunmadığını  bildirip  davanın  reddini  savunmuşlardır.
    Mahkemece, davacının kira sözleşmesinden haberi olduğu ve muvafakat ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar  verilmiştir.                                                                          
       Karar, davacı vekili  tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 7.7.2009 Salı günü saat  9.35 de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava,  çaplı  taşınmaza  elatmanın önlenmesi ve  ecrimisil  isteklerine  ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine  karar  verilmiştir.
    Dosya  içeriği ve  toplanan delillerden; çekişme  konusu  114 ve 115  parsel  sayılı  taşınmazlara   1/2"şer  oranında  paylarla  davacı M... ile  eşi olan  dava  dışı N..."in  malik  oldukları ve anılan  taşınmazlarda  davalıların  kayıttan ve  mülkiyetten  kaynaklanan  bir    haklarının  bulunmadığı, ancak  taşınmazları  kullandıkları   anlaşılmaktadır.
    Davalılar, iddiaya  karşı  taşınmazları 1/2  paydaş  olan N..."in  kardeşi  E..."den  kiralamak  suretiyle   kullandıklarını ileri  sürerek  kiracılık  savunmasında  bulunmuşlar ve mahkemece  bu savunmaya itibar  edilerek davanın  reddi  cihetine  gidilmiştir.
    Dava konusu taşınmazların  paylı  mülkiyet  üzere  oldukları  kayden sabittir. Hemen  belirtilmelidir ki,  4721  Sayılı Türk Medeni Kanununun 691. maddesi ve  6.5.1955 tarih 12/18  Sayılı İnançları  Birleştirme  Kararı  uyarınca  paylı  mülkiyet  üzere  olan  taşınmazlar  için geçerli  bir kira  akdinden  bahsedebilmek  bakımından  pay ve  paydaş  çoğunluğunca  gerçekleştirilmesi  zorunludur.
    Öte yandan, bir kimsenin  kira  akdi  yapması  için  mutlaka  malik  olması gerekmez. Mülkiyeti  başkasına  ait  taşınmazı  kiraya  vermesi  olanaklıdır.Ancak, ona  geçerlilik tanınabilmesi  için  yapılan  bu kira  akdine  mülkiyet  sahibinin  icazet  vermesi  koşuldur.
    Somut olayda, yapıldığı  belirtilen  kira  akdinin  pay ve  paydaş  çoğunluğunca   gerçekleştirilmediği açıktır, ayrıca  taşınmazlarda 1/2  pay  sahibi  olan Nesrin"in  kardeşi olan  dava dışı E...tarafından  kira   sözleşmesinin  inikat  ettirildiği dosya kapsamı  ile sabit  olup  yapılan  bu kira  bağıtına  davacı Mümtaz"ın  icazet  verdiğine  dair  herhangi bir delil ve  emare   bulunmamaktadır.
    Öyle ise, yapıldığı savunulan  kira  akdinin  davacı M..."ı   bağlamayacağı ve onun  yönünden  herhangi  bir hukuki  nitelik  taşımayacağı  kabul edilmelidir.
    Hal böyle olunca, 21.6.1944 tarih 13/ 24 sayılı İnançları  Birleştirme  Kararı da  gözetilerek  elatmanın  önlenmesi  isteğiyle  birlikte  davacının  davalı  tarafa çekmiş  olduğu  ihtarnamede  öngörülen  süreler  de   dikkate   alınarak  belirlenecek  ecrimisille birlikte  davanın   kabulüne  karar  verilmesi gerekirken  yanılgılı  değerlendirme ve  yasal  olmayan gerekçelerle  yazılı  olduğu  üzere  hüküm  kurulmuş  olması  doğru değildir.
    Davacının  temyiz  itirazları  yerindedir. Kabulüyle  hükmün HUMK"nun 428. maddesi  gereğince  BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 7.7.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi