Esas No: 2022/10724
Karar No: 2022/8818
Karar Tarihi: 14.11.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/10724 Esas 2022/8818 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/10724 E. , 2022/8818 K."İçtihat Metni"
K A N U N Y A R A R I N A B O Z M A
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/293 E., 2021/590 K.
SUÇ : Kasten yaralama
İNCELEME KONUSU
KARAR : Mahkûmiyet
KANUN YARARINA
BOZMA YOLUNA
BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
... 11. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.12.2021 tarihli ve 2021/293 Esas, 2021/590 Karar sayılı kararıyla hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 251 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 5237 sayılı Kanun'un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 1 ay 26 gün hapis cezası ile mahkûmiyete, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin kararın, itiraz edilmeksizin 25.01.2022 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 25.07.2022 tarihli ve 2022/6194 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 12.10.2022 tarihli ve KYB-2022/111351 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının,12.10.2022 tarihli ve KYB-2022/111351 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“5237 sayılı Kanun’un 58/1-2. madde ve bentlerinde yer alan “(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. (2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı; a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl, geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında,
Dosya kapsamına göre, sanığın adlî sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.09.2010 tarihli ve 2009/304 Esas, 2010/243 sayılı kararının 10.03.2015 tarihinde kesinleştiği ve infazının yerine getirilme tarihinin 27.01.2018 olduğu, yargılama konusu suçun ise 5237 sayılı Kanun'un 58/2-b bendinde düzenlenen 3 yıllık süreden sonra 18.03.2021 tarihinde işlendiği, dolayısıyla anılan kararın tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5237 sayılı Kanun'un, "Suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular" başlıklı 58 inci maddesinin ikinci fıkrasında;
"Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.”
Şeklinde düzenlemenin bulunduğu, sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilâma konu suçun, inceleme konusu suç tarihinden önce, 21.01.2009 tarihinde işlendiği, tekerrüre esas alınan ilâmın, 10.03.2015 tarihinde kesinleştiği ve 27.01.2018 tarihinde infaz edildiği anlaşılmıştır.
2. Tekerrür hükümlerinin uygulama alanının tespiti; tekerrüre esas alınan ilâma konu suçun inceleme konusu suç tarihinden önce işlenip işlenmediği, tekerrüre elverişli bir yaptırımla neticelenip neticelenmediği, inceleme konusu suç tarihinden önce kesinleşip kesinleşmediği ve tekerrüre esas alınan ilâma konu cezanın infazı üzerinden Kanun'un aradığı 3 ya da 5 yıllık sürelerin geçip geçmediğinin belirlenmesi noktasında toplanır.
3. Buna göre hükümlünün, 21.01.2009 tarihinde işlediği banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına ilişkin mahkûmiyet kararının, 10.03.2015 tarihinde kesinleştiği ve 27.01.2018 tarihinde infaz edildiği, infaz edildiği tarihten itibaren sonuç ceza miktarına göre 5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereği aranan 3 yıllık sürenin geçmiş olduğu, bu itibarla hükmün tekerrüre esas teşkil etmediği anlaşıldığından, sanığın, 5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesinin altıncı fıkrası gereği mükerrir olmadığı belirlenmekle, hükümlü hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
4.5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesinin üçüncü fıkrası;
"Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur."
5237 sayılı Kanun'un, "Kasten yaralama" başlıklı 86 ncı maddesinin inceleme konusu ile ilgili olan ikinci fıkrası ise;
"Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur."
Şeklinde düzenlenmiştir. Hükümlünün adli sicil kaydında tekerrüre esas olabilecek başka bir ilâmı bulunmamaktadır. 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrasında seçimlik ceza olarak adli para ve hapis cezaları öngörüldüğünden Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 25.09.2018 tarihli ve 2015/13-1066 Esas, 2018/373 Karar sayılı kararında ayrıntıları açıklandığı üzere, Mahkemece adlî para cezasının da takdir hakkı kapsamında tercihinin mümkün olduğu belirlenmiştir.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. ... 11. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.12.2021 tarihli ve 2021/293 Esas, 2021/590 Karar sayılı kararının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca gerekli işlemler için Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.11.2022 tarihinde karar verildi