Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/4130
Karar No: 2009/7932

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/4130 Esas 2009/7932 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vasisi, akıl hastası olan davacının ehliyetsiz olduğu dönemde taşınmazlarını davalılara satış yoluyla temlik ettiğini ve tapu kaydının iptali ile kısıtlı davacı adına tesciline karar verilmesini istediği dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğiyle açıldı. Mahkeme, davanın reddine karar verdi ancak Yargıtay bu kararı bozdu. Bozma sonrası da deliller ve tanık beyanları incelenerek dava konusu taşınmazın temlik tarihindeki gerçek değerinin saptanması için uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılması gerektiği belirtildi. Kararda Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 186. maddesi geçmektedir.
1. Hukuk Dairesi         2009/4130 E.  ,  2009/7932 K.

    "İçtihat Metni"

     MAHKEMESİ : GÖMEÇ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 07/05/2008
    NUMARASI : 2005/78-2008/54

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
    Davacı vasisi, davacı Zülfikar akıl hastası olduğundan kendisine vasi tayin edildiğini, davacının ehliyetsiz olduğu dönemde 582 parsel sayılı taşınmazı davalı F..."ye; 1846 parsel sayılı taşınmazını davalı P..."ye satış yoluyla temlik ettiğini, daha sonra da sırasıyla P...’nin R...’a, R...’ın da N...’e taşınmazı temlik ettiklerini ileri sürüp ehliyetsizlik nedeniyle tapu kaydının iptali ile kısıtlı davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı P..., taşınmazın kayıt maliki olmadığından husumetin kendisine düşmeyeceğini belirtip davanın reddini savunmuş, davalılar R...D.... Ve N..., dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldıklarını, iyi niyetli olduklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen kararın, Dairece; “..davalı R... D...’nün çekişmeli taşınmazı edinmesinde iyi niyetli olup olmadığı hususunda yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.Hal böyle olunca; yukarıdaki ilke ve olgulara göre tarafların göstermiş oldukları delillerin veya yeniden gösterecekleri delillerin toplanması, davalı R... D....’nün Türk Medeni Kanununun 1023 maddesi koruması altında olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde ortaya konulması ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulması üzerine, bozmaya uyularak yapılan araştırma ve inceleme sonucu davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği değerden reddedilip,  gereği görüşülüp, düşünüldü. 
    Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın vasi aracılığıyla açıldığı davacının, 17.04.2000 tarihinde 582 parseli F... adlı kişiye, 11.04.2000 tarihinde ise 1846 parseli o zamanki eşi Pembe’ye satış suretiyle temlik ettiği, daha sonra davacının akıl hastalığı nedeniyle evliliğinin iptal edildiği, eldeki dava açılmazdan önce 1846 parselin  R...’a satılmış olduğu, o nedenle  sonradan davalı R... hakkında açılan davanın görülmekte olan ve davalılar P...ve F... hakkında açılan dava ile birleştirildiği, daha sonra da davalı F... hakkındaki davanın tefrik edildiği, mahkemece 1846 parsel yönünden verilen kararın Dairece, "davalı R...’ın iyi niyetli olup olmadığının saptanması” gerektiğine değinilerek bozulduğu görülmektedir.
    Ne var ki gerek bozma öncesi ve gerekse bozma sonrası toplanan deliller ve tanık anlatımlarından davacının akıl hastası olduğunun dar bir çevre olan Gömeç’te herkes tarafından bilindiği, orada ikamet eden R....’ında  bilen  ya  da bilmesi  gereken konumunda olduğu, dosya
    temyiz aşamasında iken 1846 parselin, HUMK 186 maddesi gereğince dava kendisine yöneltilen Nurettin’e satıldığı, taşınmaz üzerinde bulunan ihtiyati tedbirin satış arefesinde mahkemesinden alınan yazıya dayalı olarak kayıttan terkin edildiği, bu hususun alıcı tarafından basit bir araştırma ile ortaya çıkarılabileceği, 582 parselle ilgili davanın davalısı F...ile davalı N...’in aynı avukat tarafından temsil edildikleri ve davalı Nurettin tarafından tanık olarak gösterilip dinlettirilen F...’nin, “N...’i tanımıyorum” şeklindeki beyanının inandırıcı bulunmadığı, tanık A....’ın satış sürecine ilişkin anlatımının diğer kanıtlar ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği, tüm tanık beyanlarından davalı N...’in taşınmazı tasarrufunda bulundurmadığı anlaşılmakta ise de dava konusu taşınmazın davalı N....’e temlik edildiği tarihte gösterilen akit değeri ile gerçek değeri arasında açık ve aşırı fark bulunup bulunmadığı araştırılmadan bu yönlerden de davalı alıcının iyi niyetli sayılıp sayılmayacağı değerlendirilmemiştir.
    Hal böyle olunca dava konusu taşınmazın temlik tarihindeki gerçek değerinin saptanması için uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılması, alınacak raporun yukarıda belirtilen ilkeler ve olgular ile birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  06.07.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.  


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi