Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanları M...E...’nin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak 12 parsel sayılı taşınmazını oğlu olan davalıya satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptal ve miras payları oranında tescil isteğinde bulunmuşlardır.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 03.03.2009 Salı günü saat 9.30"da daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; miras bırakanın yapmış olduğu temlikin muvazaa ile illetli olduğu belirlenmek suretiyle davanın kabul edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Bu yöne değinen davalının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ancak, davacılar miras payları oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istedikleri halde, istek aşılmak suretiyle dava konusu taşınmazın dava dışı mirasçılarla birlikte, tüm mirasçılar adına tesciline hükmedilmesi doğru değildir.
Öte yandan, taşınmazda davalı adına kayıtlı 1/3 paydaki, davacıların miras paylarının tekabül ettiği değeri üzerinden nispi harca ve davacılar yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, taşınmazın tamamı üzerinden harç ve avukatlık ücretine karar verilmiş olması da isabetsizdir.
Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.07.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.