Hakaret - Kişilerin huzur ve sukununu bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/10085 Esas 2012/7183 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/10085
Karar No: 2012/7183
Karar Tarihi: 22.03.2012

Hakaret - Kişilerin huzur ve sukununu bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/10085 Esas 2012/7183 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sarayköy Sulh Ceza Mahkemesi'nin 07/06/2007 tarihli 2007/52 (E) ve 2007/156 (K) numaralı kararında, sanığın şikayetçinin cep telefonuna hakaret içerikli mesajlar gönderip defalarca arayarak rahatsız etmesi sebebiyle hakaret ve kişilerin huzur ve sukununu bozma suçlarından cezalandırılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak sanığın savunmasında bahsi geçen cep telefonunun kendisine ait olmadığı ve şikayetçiyi tanımadığı ifade edilmiştir. Mahkeme, bu iddiaların değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğine ancak bu yapılmadığına karar vermiştir. Bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesi: Hakaret suçu
- Türk Ceza Kanunu'nun 106. maddesi: Kişilerin huzur ve sukununu bozma suçu
2. Ceza Dairesi         2010/10085 E.  ,  2012/7183 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2010/48806
    MAHKEMESİ : Sarayköy Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 07/06/2007
    NUMARASI : 2007/52 (E) ve 2007/156 (K)
    SUÇ : Hakaret, Kişilerin huzur ve sukununu bozma

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık hakkında şikayetçinin cep telefonuna mesaj göndererek hakaret ve şikayetçinin cep telefonunu defalarca arayıp kapatmak suretiyle rahatsız ettiği iddiasıyla hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından cezalandırılması için kamu davası açıldığı, sanığın atılı suçu işlemediğini, .. .. ile ... numaralarının eski eşi N. A. tarafından kullanıldığını, ... numaralı telefonun kendisine ait olmadığını ve şikayetçiyi tanımadığını savunması karşısında, savunmada ismi geçen N. A. tanık sıfatıyla dinlenerek ve telefon kayıtları incelenerek sonucuna göre hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçları açısından ayrı ayrı sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, sanığın eyleminin bir bütün halinde hakaret suçunu oluşturduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 22.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.