MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında düzenlenen 03/01/2008 ile 30/04/2008 tarihli suç tutanaklarına ilişkin olarak müşteki kurumun sanıktan talep ettiği kaçak tüketim bedellerinin içerisinde verginin ve cezalı bölümün de bulunması ile sanığın söz konusu suç tutanakları ile ilgili olarak toplamda 593,86 TL ödeme yaptığının müşteki kurumun cevabi yazılarından anlaşılması karşısında; mahkemece vergi ve cezalar hariç gerçek zarar miktarının tespitine ve sanık tarafından yapılan ödemenin bu miktarı karşılamaya yeterli olup olmadığına yönelik olarak bilirkişi incelemesi yaptırılarak, miktarı karşılamadığının tespiti halinde sanığa “bilirkişi tarafından tespit edilecek vergiler dahil cezasız kaçak kullanım bedeline ilişkin zarar miktarını (kısmi ödeme çıkarıldıktan sonra geriye kalan miktarı) gidermesi halinde 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
II-Kabul ve uygulamaya göre ise,
1-Müşteki kurumun 14/02/2013 havale tarihli cevabi yazısından, 30.04.2008 tarihli tutanağa ilişkin olan kaçak tüketim bedelinin ödendiğinin anlaşılması karşısında; söz konusu tutanağa konu eylemle ilgili olarak 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2. maddesi ve 5271 sayılı CMK"nın 223/4-a maddelerine göre ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi yerine 5237 sayılı TCK" nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
2-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanık hakkında ise, mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun uygulanamayacağı, buna karşılık aynı maddenin 1. fıkrasının (a) ve (d) bentleri ile (c) bendindeki kendi altsoyu dışındaki kişiler bakımından velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluklarının uygulanması gerektiğinin, (e) bendindeki hak yoksunluğunun ise uygulanabileceği, gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.