2. Hukuk Dairesi 2021/3349 E. , 2021/4647 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temiz itirazları yersizdir.
2-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması neticesinde ilk derece mahkemesi tarafından her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkek yararına maddi ve manevi tazminata, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, taraflarca istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesi tarafından kusurun vaka olarak düzeltilmesine, tarafların boşanma davalarına yönelik diğer istinaf taleplerinin reddine karar verilmiş,bölge adliye mahkemesi kararının davacı-davalı kadın tarafından temyiz edilmesi üzerine dairemiz tarafından her iki tarafın eşit kusurlu olduğu, erkeğe maddi ve manevi tazminat verilemeyeceği, kadın yararına yoksulluk nafakası verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına diğer yönlerden onanmasına karar verilmiş olup, bozma sonrası yargılama yapan bölge adliye mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesinin erkeğin maddi ve manevi tazminatının kısmen kabulüne ve kadının yoksulluk nafakasının reddine dair hükmünün kaldırılmasına karar verilmeden doğrudan bu hususlarda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm mahkemesi sıfatıyla verilen bölge adliye mahkemesi hükmünün bu yönden düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m.370/2)
3-5235 sayılı Kanun uyarınca bölge adliye mahkemelerinin denetim ve hüküm mahkemesi sıfatlarına haiz adli yargı ikinci derece mahkemeleri olduğu, ilk derece mahkemesi kararlarına karşı tarafların itirazları doğrultusunda istinaf kanun yolu incelemesi görevini yerine getirirken istinaf başvurusunun esastan reddi veya ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurmak dâhil denetim ve hüküm mahkemesi olarak gerekli tüm kararları verebileceği, ancak ilk derece mahkemesi kararına müdahale ettiği noktalarda Yargıtay’ın bozma kararı vermesi durumunda dosyanın karar verilmek üzere bölge adliye mahkemesine gönderildiği, bu noktada bölge adliye mahkemesinin alt derece hüküm mahkemesi olarak ilk derece mahkemesiyle aynı sıfatla yargılama yaptığına göre bu halde kanun yolu denetim mahkemesi yetkisinden söz edilemeyecektir. Temyiz incelemesi sonucunda verilen Yargıtay bozma ilamına uyulup uyulmayacağı hususunda karar vermek üzere aynen ilk derece mahkemesi gibi duruşma açmak zorunda olduğu, açılan bu duruşmada istinaf kanun yolu incelemesi yapmadığı, AÜTT Genel Hükümleri uyarınca bölge adliye mahkemelerinin istinaf kanun yolu incelemesine ilişkin “duruşmalı işler” tanımlamasından, Yargıtay bozmasından sonra alt derece hüküm mahkemesi olarak HMK’nın 373/3. maddesi uyarınca zorunlu olarak yaptığı duruşma değil, HMK’nın 353. maddesinde belirtilen hâller dışında istinaf kanun yolu incelemesini duruşmalı olarak yapması gereken işlerden bahsedildiği tartışmasız olup, bu nedenle bölge adliye mahkemesi tarafından zorunlu açılan ve alt derece hüküm mahkemesi sıfatıyla yapılan duruşma nedeniyle yeni bir vekâlet ücretine hükmedilemez.(HGK’nın 04.03.2021 tarih ve 2021/2-96 esas-2021/205 karar sayılı ilamı)
Bu hale göre somut olayda hükmün boşanmaya ilişkin bölümünün ve bu sebeple hükmedilen vekâlet ücretinin kesinleştiği, önceki hükümde haklılık durumu değerlendirilerek yargılama giderlerine hükmedildiği ve buna dair kısmın da kesinleştiği, boşanmanın eki niteliğindeki istemler nedeniyle taraflar yararına ayrıca vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği de gözetilmeden, zorunlu olarak ve alt derece hüküm mahkemesi sıfatıyla yapılan duruşmada lehine bozma kararı verilen davacı-davalı kadın yararına duruşma açıldığından bahisle yeni bir vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm mahkemesi sıfatıyla verilen bölge adliye mahkemesi hükmünün bu yönden düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m.370/2).
SONUÇ: Yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi gerekçeli kararının (1.) bendinden önce gelmek üzere, ""ilk derece mahkemesi hükmünün davalı erkek lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminata ilişkin 7. bendinin ve kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine yönelik 6. bentteki bölümün KALDIRILMASINA, yerine yeniden hüküm tesisine"", cümlesinin eklenmesine, yine yukarıda (3.) bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi gerekçeli kararının hüküm fıkrasından 4. bendinin tamamen çıkarılmasına, hükmün bu bölümlerinin DÜZELTİLEREK, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 07.06.2021 (Pzt.)