Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6434
Karar No: 2009/7887

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/6434 Esas 2009/7887 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kayden sahibi olduğu bir parselde davalının inşaat yaparak müdahale ettiği iddiasıyla el atmanın önlenmesi ve yapıların yıkılmasını talep etmiş, davalı ise iyi niyetle temliken tescil istemiyle karşı dava açmıştır. Mahkeme, asıl davanın kabulüne ve karşı dava temliken tescil isteğinin reddine karar vermiştir. Ancak, yapılan keşiflerde alınan bilirkişi raporları çelişkili olup tecavüzlü olduğu iddia edilen yapılar raporlarda bazen gösterilmiş bazen gösterilmemiştir. Bu nedenle, takometrik aletlerle ölçüm yapılarak tecavüz belirlenmeli ve önceki raporlardaki çelişkiler giderilerek bir karar verilmelidir. Hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: HUMK 428.
1. Hukuk Dairesi         2009/6434 E.  ,  2009/7887 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BULANIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 25/03/2009
    NUMARASI : 2004/178-2009/287

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden maliki olduğu 639 parsel sayılı taşınmazına davalının ev yapmak suretiyle müdahale ettiğini ve yapılan evin yıkılmasını istediğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi isteminde bulunmuş, yargılama sırasında ıslah ile inşa edilen ev dışında, ahır,müştemilat,çeşme,hayvan gübrelerinin döküldüğü basmalık,samanlık ve sebze ekili yerlere el atmanın önlenmesi ile yıkım ve eski hale iade istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunarak, karşı dava yolu ile temliken tescil istemiştir.
    Mahkemece, asıl davanın kabulüne; Temliken tescil isteğinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım, karşı dava temliken tescil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, asıl davanın kabulüne, temliken tescil isteğinin reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 639 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Davacı, anılan taşınmaza davalının yapılanmak suretiyle el attığını ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı ise iyi niyetli olduğunu belirterek karşı dava yoluyla temliken tescil isteğinde bulunmuştur.
    Bilindiği üzere, çaplı taşınmaza el atmanın önlenilmesi davalarında öncelikle çap kaydının yada kayıtlarının getirtilerek tarafların tüm delilleri toplanılmalı, dosya keşife hazırhale geldikten sonra yapılacak uygulamada çekişmeli yer ile yanların ellerinde bulunan kısımların sınırları tarafların ortak beyanlarına göre açıklığa kavuşturulmalı, gerektiğinde bu yön taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanık sözleri ile kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır. Daha sonra belirlenen bu durum gözönünde tutularak hazır bulundurulan kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi veya bilirkişilere kadastro sırasında konan nirengi noktalarından, bunlar yoksa hem paftada hem arazide mevcut sabit noktalardan yararlanılarak takometrik aletlerle kadastral yöntemlere uygun biçimde ölçüm yaptırılmalı; bilirkişilerden uygulamayı yansıtan, infazı sağlamaya yeterli ve özellikle davacı tarafın taşınmazına bir tecavüzün bulunup bulunmadığını varsa miktarını açıkca gösteren kroki ve rapor alınmalıdır.
    Somut olaya gelince; mahkemece mahallinde beş kez keşif yapılmış ise de yapılan keşifler sonucunda alınan bilirkişi raporları birbirleriyle çelişkili olduğu gibi, bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin de nereden kaynaklandığının belirtilmediği ayrıca çelişkinin de giderilmediği; davacının gerek dava, gerek ıslah dilekçesinde tecavüzlü olduğunu iddia ettiği yapılar bir kısım raporlarda gösterildiği halde diğer bir kısım raporlarda gösterilmemiştir.
    Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda yerinde 3 kişilik harita mühendisi bilirkişi vasıtasıyla takometrik aletlerle ölçüm yapılarak infazda duraksamaya neden olmayacak biçimde rapor ve kroki düzenlettirilmesi, tecavüzün belirlenmesi halinde yapıların niteliklerinin de rapora yansıtılması ve önceki raporlar arasındaki çelişkinin de giderilmesi sağlanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Tarafların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK’nun 428 maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 6.7.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










     

     





























    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi