Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6415
Karar No: 2009/7886

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/6415 Esas 2009/7886 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, mirası bırakanın oğlu olan davalı M... K...’nın muvazaalı olarak diğer davalı S...’e mirasın 1/3 payını satış yoluyla temlik ettiğini ve bunun mirastan mal kaçırma amaçlı olduğunu iddia ederek, muvazaalı satış işleminin iptalini talep etmiştir. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalıların temyiz itirazları üzerine uygulamada ve öğretide \"muris muvazaası\" olarak tanımlanan muvazaa türlerinin niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa olduğu ve burada söz konusu satış işleminin denetim makamının izniyle ve gerçek bedeli üzerinden samimi alıcı konumundaki davalıya yapıldığı, yasal bir delilin mirastan mal kaçırma amaçlı bir bağış olduğuna işaret etmediği belirtilerek, davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu kapsamda, Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan resmi sözleşmenin muvazaa nedeniyle geçersizliğinin tesbiti ve buna dayanılarak oluşan tapu kaydının iptal edilebileceği belirtilmiştir.
1. Hukuk Dairesi         2009/6415 E.  ,  2009/7886 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ELAZIĞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 14/04/2009
    NUMARASI : 2008/212-2009/129

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, miras bırakan dedesi İ...’in 18.10.2007 tarihinde vesayet altına alındığını ve kendisine oğlu davalı M... K...’nın vasi olarak atandığını, davalı M... K...’nın murise ait 511 ada 282 parsel sayılı taşınmazdaki 1/3 payını diğer davalı Servet’e mahkemece verilen satışa izin kararı ile temlik ettiğini, anılan temliki işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, davalı tarafın murisin yaşlılığından ve müzayaka halinden faydalandığını ileri sürerek, muvazaalı satış işleminin iptalini istemiştir.
    Davalılar, yapılan satış işleminin yasal olup, mahkemenin satışa izin verdiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden,toplanan delillerden; çekişme konusu 511 ada 282 parsel sayılı taşınmazdaki muris İ...’e ait 1/3 payın miras bırakanın vasisi davalı M... K...S.... tarafından diğer davalı S...’e 25.12.2007 tarihli akitle satış yoluyla temlik edildiği anlaşılmaktadır.
    Ne varki, muris İ...’in D... nedeniyle vesayet altına alındığı, kendisine oğlu M... K...S....’ün vasi olarak atandığı, taşınmazdaki payın Elazığ 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 12.12.2007 tarih ve 2007/374-549 E.K. sayılı izin kararı ile ve o kararda gösterilen yönteme ve bedele uygun olarak 3. kişi konumundaki davalı S....’e satıldığı anılan satışa izin kararının denetim makamı olan Elazığ 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden alınan 17.12.2007 tarih ve 2007/167 D.İş sayılı karar ile onaylandığı görülmektedir
    Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa,niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü dür. Söz konusu Muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l-4-1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmeside Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Somut olaya gelince, yukarıda sözü edilen biçimde diğer bir deyişle miras bırakanın mirastan mal kaçırmak amacıyla aslında bağış olduğu halde satış biçiminde temlik ettiğine ilişkin yasal bir delil bulunmadığı gibi, tam tersine denetim makamının izni ile ve gerçek bedeli üzerinden samimi alıcı konumundaki davalıya taşınmazdaki payın satıldığı ortadadır. Esasen hukuki ehliyeti olmayan bir kimsenin bilinçli olarak miraçıdan mal kaçırma kastı ile hareket edebileceği ve vasisine bu yönde talimat verebileceğinin düşünülemeyeceği de kuşkusuzdur.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 6.7.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi