Esas No: 2022/3180
Karar No: 2022/5187
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/3180 Esas 2022/5187 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı, davacıya ait borcu ödemek için aldığı senedi kötü niyetle ele geçirerek icra takibi başlattığı gerekçesiyle tazminat davası açtı. Mahkeme, davacının 305.000 TL'lik kısmından davalıya borçlu olmadığını tespit etti ve davalıdan alınacak tazminatı belirledi. Ancak Daire, kararı bozarak davacı lehine karar verdi. Davalı vekili karar düzeltme talebinde bulundu, ancak talebi reddedildi. Kararda, HUMK'nın 442/3. maddesi uyarınca takdiren 709.50 TL para cezası verildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 14.03.2019 gün ve 2018/642 - 2019/168 sayılı kararı bozan Daire'nin 27.12.2021 gün ve 2021/5552 - 2021/7385 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının Finansbank'tan kullandığı krediyi ödeyememesi üzerine banka tarafından davacıya icra takibi başlatılacağını öğrenen davacının yakın arkadaşı ...'ın kendi adına Ziraat Bankası ... Şubesi'nden 220.000,00 TL tutarlı kredi kullanıp davacının borcunu kapatmasını sağladığını, davacının arkadaşının bu duyarlılığı karşısında kendisi için çekilen kredi borcunu aksatmadan ödemeyi kabul ve taahhüt etmesinin yanı sıra arkadaşının talebi olmamasına rağmen güvence olarak 02.06.2011 tanzim tarihli, 500.000,00 TL meblağlı senedi dava dışı ...'a verdiğini, davacının kendisi için çekilen kredi taksitlerini ödemeye başladığını, 25.000,00 TL ödeme yapılıp bakiye 195.000,00 TL borcun kaldığı aşamada, davalının kendiliğinden devreye girerek bakiye kredi borcunu ödemek istediğini dava dışı 3. şahsa bildirdiğini, dava dışı şahsın her iki tarafın ortak dost ve arkadaşı olduğunu, davalının ödenmesi lazım gelen 195.000,00 TL'yi 25.08.2011 tarihinde dava dışı ...'ın ING Bank ... Şubesi nezdindeki hesabına havale yoluyla gönderdiğini ve akabinde güvence olarak dava dışı şahsa bırakılan senedi davacıya götürmek üzere dava dışı 3. şahıstan istediğini, dava dışı 3. şahsın da davalının kendisinde oluşturduğu güvene istinaden senedi davalıya verdiğini, senet verildiği tarihte senedin arkasında lehtarın isim ve imzasının bulunmadığını, iki gün sonra davalının kızı ...'nin dava dışı 3. şahsa senedi götürerek senedin arkasının imzalanmasını istediğini, dava dışı 3. şahsın herhangi bir şüphe duymadan senedin arkasına isim yazıp imzalayarak davalının kızına davacıya götürüp teslim etmesi için verdiğini, davalının bu şekilde kötü niyetli ele geçirdiği senede dayanarak ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/10177 esas sayılı icra dosyasıyla takibe giriştiğini, takibin davacı ve dava dışı lehtar hakkında başlatılmasına rağmen dava dışı şahıs yönünden ödeme emrinin tebliğe çıkarılmadığını, ödeme emrinin tebliği üzerine senedin kambiyo vasfında olmaması nedeniyle icra mahkemesi nezdinde şikayette bulunulduğunu ve yine borca itiraz davası açıldığını, dava konusu senedin kambiyo senedi vasfında olmadığını, teminat amaçlı dava dışı şahsa verildiğini, senedin bedelsiz olduğu bilinerek sırf davacının zararına senedin davalı tarafından kötü niyetle iktisap edildiğini, taraflar arasında senet nedeniyle gerçek bir alacak-borç ilişkisi bulunmadığını, iddianın tanık ve her türlü delille ispatının mümkün olduğunu, senet kambiyo senedi niteliğinde olmadığından ciro yoluyla devrinin mümkün bulunmadığını, davalının alacaklı sıfatını iktisap etmediğini, takibe konu senette vade tarihinin olmadığını iddia ederek davacının davalıya ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/10177 esas sayılı takip dosyasına dayanak 500.000,00 TL bedelli senet nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine, davalı aleyhine kötü niyetli takip tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile davaya konu ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2012/10177 esas sayılı icra takip dosyasına konu 02.06.2011 tanzim tarihli, 500.000,00 TL bedelli senedin 305.000,00 TL’lik kısmından davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin davacı isteminin reddine, kabul edilen asıl alacak tutarı olan 305.000,00 TL üzerinden % 20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce davacı yararına bozulmuştur.
Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, yukarıda yapılan özetten de anlaşıldığı üzere mahkemece verilen 14.03.2019 tarihli kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizin 27.12.2021 tarih 2021/5552 E. 2021/7385 K. sayılı ilamı ile davacı yararına bozulmuş olup, Dairemizin anılan ilamının dördüncü sayfasına ise sehven (A-1....A-2... Sonuç:....F/6...gibi) Dairemiz formüllerinin yazıldığı, bu durumun maddi hataya dayalı olup sonuca etkili bulunmamasına göre, Dairemizin 27.12.2021 tarih 2021/5552 E. 2021/7385 K. sayılı ilamının dördüncü sayfasının ilamdan çıkarılmak suretiyle maddi hatanın düzeltilmesinin mümkün olmasına göre, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin reddi ile Dairemizin 27.12.2021 tarih 2021/5552 E. 2021/7385 K. sayılı ilamının dördüncü sayfasının ilamdan çıkarılmak suretiyle DÜZELTİLMESİNE, alınması gereken 168,30 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 23/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.