8. Hukuk Dairesi 2012/2416 E. , 2012/2844 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair KDZ.Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.10.2010 gün ve 155/655 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, 138 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlarda davalı adına bulunan 3/6 oranındaki paylarının vekil edeni tarafından haricen 10.12.1995 tarihinde satın ve devralındığını, ne var ki anılan tarihte taşınmazların Kadastro Mahkemesinde davalı olması sebebiyle intikalin sağlanamadığını açıklayarak dava konusu taşınmazlarda davalıya ait paylarının iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, tapulu taşınmazların haricen satış ve devrinin geçerli bulunmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerin; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 138 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar, kadastro çalışmaları sırasında senetsizden tarla niteliğiyle 10.6.1991 tarihinde ... adına tespit edilmiş, tespite itiraz üzerine Karadeniz Ereğli Kadastro Mahkemesinin 1992/93 Esas ve 2005/16 Karar sayılı dava dosyasında açılan dava sonucunda 1.11.2006 tarihinde kesinleşen hükümle, 3/6 payı davalı ... adına, diğer paylar ise dava dışı 3. kişiler adına tescil edilmiştir.
Davacı, uyuşmazlık konusu taşınmazda davalıya ait olan paylarını kadastro çalışmalarından sonra ve fakat kesinleşmeden önce, taşınmazlar hakkında dava devam ederken 1995 yılında satın ve zilyetliğini devraldığını, ancak o tarihte tapusuz bulunması sebebiyle tapuda işlem yapılamadığını ileri sürerek iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 40. maddesi uyarınca satış işleminin resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 10.12.1995 tarihli senet içeriğinde, davalıya ait olan 138 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların davacıya satılıp bedelinin alındığı, zilyetliğin devredildiği ancak taşınmazlar hakkında devam eden dava sebebiyle tapuda devir işleminin yapılamadığının açıklandığı görülmektedir. Elbirliği ya da müşterek mülkiyet hükümlerine tabi tapusuz taşınmazlarda mirasçılardan veya müştereklerden birinin diğerine payının ya da miras payının devri 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince her türlü delille kanıtlanabilir. Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi tapulu taşınmazlarda mirasçılar arasında yapılan miras payının devri ise TMK.nun 677 (MK 612.) ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15/3. maddesi gereğince yazılı belge ile kanıtlanabilir. Somut olayda senet tarihi itibariyle dava konusu taşınmazlara ait tutanaklara herhangi bir belge uygulanmadığı gibi kadastro tespitlerine yapılan itirazlar nedeniyle de tutanaklar henüz kesinleşmemiştir. Diğer bir deyişle dava konusu parseller tapusuz taşınmazlar olup menkul mal niteliğinde bulunmaktadırlar. Tapusuz taşınmazların ise satış ve devri her türlü delille kanıtlanabilir. Tarafların ortak miras bırakan ...mirasçıları olduğu taşınmazların da miras bırakandan miras yoluyla intikal ettiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çözümlenmesi gereken husus davalının dava konusu taşınmazlardaki payını satıp satmadığı olgusudur. Bu belirlemelere göre mahkemece, iddia ve savunma çerçevesinde tarafların delillerinin toplanması, satış olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesine çalışılması, tüm deliller ve dosya kapsamının birlikte değerlendirilmek suretiyle, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde maddi olay ve hukuki nitelemede yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
Davacı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.