17. Hukuk Dairesi 2016/1436 E. , 2016/1289 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :............Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davacıların müşterek oğlu .........."ın, davalının trafik sigorta şirketi bulunduğu aracın tek taraflı trafik kazası sonucu vefat ettiğini, kazada araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, müvekkillerinin davalı şirkete başvurarak 7.343,00 TL destekten yoksun kalma tazminatını aldıklarını, ancak alınan bu bedelin eksik ve düşük hesaplandığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 30/04/2013 kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili, 21/04/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini 22.702,58 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 22.702,58 TL"nin davalı şirkete başvuru tarihi olan 22/05/2013 tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)Dava, davacıların müşterek çocuğunun yolcu olarak bulunduğu aracın tek taraflı kazası sonucu vefatı nedeniyle, aracın trafik sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde 6098 sayılı Kanunu"nun 51. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Destek ile davalı .......... zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu araç sürücüsünün arkadaş oldukları ve olay günü eğlenmek maksadıyla bir arada oldukları anlaşılmaktadır.
Adli muayene raporunda desteğin yolcusu olarak bulunduğu aracın sürücüsünün 13.9 mg/d oranında alkollü olduğu belirtilmiştir. Bu durumda alkollü olan sürücünün aracına binen desteğin kazanın oluşumunda 6098 sayılı Kanunu"nun 52. maddesi gereğince müterafik kusurunun araştırılmasının gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davalının savunmaları üzerinde durularak, ceza mahkemesi dosyası getirtilerek mahkemece taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı, desteğin alkollü sürücünün aracına binmesi hususları araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar araştırılmadan karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür. Hakim, tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Mahkemece bu husus gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar tesisi doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 08/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.