Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, davalıların murisi M. K. "dan M. Ö. ve K.. B.. C. İle birlikte toplam 100.000 Amerikan doları borç aldıklarını ve bu paranın geri ödenmesini protokole bağladıklarını, borcun teminatı olarak da 298 parsel sayılı arsada kat irtifaklı . nolu villanın M. K. Ya devredildiğini, borç ödendiğinde % 50 si K. B. C."ya , % 50"si kendisine bilabedel devredileceğinin kararlaştırıldığını, gerek kendisi ile ilgili borcunu, gerekse dava dışı oğlu M.ve ortağı K. B.. C. ile ilgili borcun tamamını ödediği halde M. K.nın ölümü nedeniyle taşınmazın kendisine iade edilmediğini ileri sürüp davalıların murisi adına olan tapunun iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalılar, dava konusu taşınmazın protokol gereği borç ödenmediği için M. K. lehine irat kaydedildiğini bilidirip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacı tarafın borçlarını ödeyip, tüm edimlerini yerine getirtikten sonra teminat olarak verilen villanın tapusunu isteme hakkının doğacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalılar vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.6.2009 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden K. Ö. vekili Avukat . ile yine temyiz eden Z. K. Vs. vekili Avukat .İnce geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: Dava,tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın redine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı K.Ö. ve dava dışı K.B. C. ’nın 24.01.2001 tarihinde davalıların murisi M.K. ’dan 100.000 USD borç aldıkları ,07.09.2001 tarihinde çekişme konusu Ümraniye Koçullu köyü . Parsel sayılı taşınmaz.nolu konuta kat irtifaklı 204110/4898632 arsa payı C. inşaat turizim san ve tic Ltd Şti adına kayıtlı iken 1.600.000.000 TL bedelle şirket yetkilileri K. Ö. Ve K. B. C. tarafından davalılar murisine satış suretiyle temlik edildiği anlaşılmaktadır
Davacı , davalıların murisi M. K. Ve dava dışı K.B.C.arasında düzenlenen 14.01.2003 protokolle; ana borçun 100.000USD ve yasal banka faizinin 130.000.000.000TL olduğu,25.02.2003 tarihinde borcun %50 si K. B. C. ,%50 si K. Ö.tarafından ödendiğinde,teminat senedinin iptal edileceği,teminat olarak verilen Hederpark daki 9 nolu villanın %50 sinin K. B. C. ya, %50 si K. Ö. M. K. tarafından tapuda devri yapılmak suretiyle geri verileceği kararlaştırılmıştır.
Çekişme konusu . parsel .nolu konutun 14.01.2003 tarihli protokoldeki borcun teminatı olarak verildiği tarafların ve mahkemenin kabulündedir.
İddianın ileri sürülüş biçimi ve içeriğine göre,taraflar arasındaki çekişmenin teminat karşılığı temlikten( inançlı işlemden) kaynaklandığı açıktır.
Davacı,14.01.2003 tarihli protokolde belirtilen %50 borcunu vadesinde davalılar murisine ödediğini ayrıca K.B. C. ’nın ödeyemediği %50 borcunuda ek protokol de belirtildiği şekilde ödeyerek borcun teminatı olarak M. K. ’ya temlik edilen 9 nolu konutun bedelsiz olarak tapuda tamamının devrine hak kazandığını ancak M. K. ’nın ölümü nedeniyle tapuda temlikin gerçekleşemediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
Davalılar, 14.01.2003 tarihli protokol gereğince davacının %50 payına isabet eden 50.000 USD ve 65.000.000.000TL faiz borcundan bakiye 10.000 USD borcun ve davacının üstlendiği H. Köyündeki 6700 m2 tarlanın satın alınmasından dolayı düzenlenen 03.02.2003 tarihli protokolde belirlenen 26.000 USD borcun da ödenmediğini ,25.02.2003 tarihli protokolün 5. maddesinin son cümlesine göre davacının H. Köyündeki 6700 m2 tarlasının ileride M. K. ’ya devredilmesine karşılık da 9 nolu villanın 2.kez borcun teminatı olarak kabul edildiği, 6700 m2 tarla devrinin henüz gerçekleşmediği, devrin temini için Ümraniye 2. Sulh Hukuk mahkemesin de açılan 2005/363 sayılı davanın sonuçlanmadığını davacının edimlerini yerine getirmediğinden 9 nolu villanın teminat olma durumunun halen devam ettiğini savunmuşlardır.
31.03.2003 tarihli K. B. C. Ve M. K. Arasında düzenlenen protokol le; 190.000.000.000 TL olarak belirlenen borcun 15.05.2003 tarihinde ödenmesi halinde borcun teminatı olan Hederpark. Nolu villa ve Ömerli Köyü . Ada . parsel sayılı arsanın 48837/ 2008901 payının K. B. C.’ya tekrar tapuda devredileceği ,borcun ödenmemesi halinde teminatların irad kaydedileceğinin kararlaştırıldığı ve 09.07.2003 tarihinde borcun teminatı olan 3 parseldeki payın, K. Ö. tarafından M. K. Ya temlik edildiği kayden sabittir.
Davacı ,09.07.2003 tarihli protokolde belirtilen şekilde K. B. C. Borcunu M. K. .. ödediğini ve alacağı temlik aldığını, Hederpark . nolu villanın ½ payınında adına tescili gerektiğini ileri sürmüşsede, K.B. C. Borcunu ödediğine ilişkin yazılı ödeme belgesi ibraz edemediğinden, Mehmet Kara mirasçılarının davalılara ödeme iddiası yönünden teklif ettiği yemin davalılarca eda edilmiş bulunduğundan yemin kesin deliline göre K. B. C. borcunun teminatı olan ½ payın iptal ve davacı adına tesciline ilişkin davanın reddine karar verilmesi doğrudur, davacının bu konudaki temyiz itirazları yerinde değildir reddine.
Davacının kendi borcunun teminatı olan ½ paya ilişkin temyizine gelince; anlaşmaz- lığın çözümü bakımından14.01.2003 ve 03.02.2003 tarihli protokollerde belirlenen borcunun ödenip ödenmediği, Hüseyinli köyündeki 6700m2 tarlanın 25.02.2003 tarihli protokol gereğince davacı tarafından davalılar murisi Mehmet Kara’ya devrinin sağlanıp sağlanmadığının açıklığa kavuşturulmasının gerektiği tartışmasızdır.
Ne varki,mahkemece bu konuda yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli olduğu söylenemez.
Hal böyle olunca , kendi edimini ifa etmeyen kimsenin karşı tarafı ifaya zorlayamıyacağı hükmünü içeren BK 81. maddesi gözetilmek suretiyle,davacının davalılara borcunu ödeyip ödemediğinin belirlenmesi borcun ödendiğinin belirlenmesi halinde ½ davacı payı yönünden davanın kabulüne,aksi takdirde ödenmediği belirlenen miktarın anılan madde hükmü gereğince mahkeme veznesine depo ettirilmesi için davacıya önel verilmesi, ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK’nun 428 maddesi gereğince BOZULMASINA , bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine ,19.12.2008 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden davacı vekili için 625.00.-TL. duruşma avukatlık parasının karşı taraftan alınmasına 30.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.