Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/5882
Karar No: 2009/7519
Karar Tarihi: 29.6.2009

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/5882 Esas 2009/7519 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı adına kayıtlı bir taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ve içerisinde davalıya ait ev bulunduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile el atmanın önlenmesi ve yapının yıkımı istemiş. Mahkeme çekişmeli taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalan bölümünün devletin hüküm ve tasarrufu altında ve kamu malı niteliğinde özel mülkiyete konu olamayacağı gerekçesiyle davacının taleplerini kabul etmiştir. Ancak Yargıtay, 5841 Sayılı Yasanın 2. maddesi ve 3402 Sayılı Yasanın 12. maddesine eklenen hükümleri göz önüne alarak, davanın zaman aşımından reddedilmesi gerektiğine karar vermiştir. Kanunlara göre, taşınmazın niteliği veya tarafların sıfatı ne olursa olsun devletin hüküm ve tasarrufu altında olan alanlar için 10 yıllık hak düşürücü süre geçerlidir. Bu nedenle, mahkemenin kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri, 5841 Sayılı Yasanın 2. ve 3402 Sayılı Yasanın 12. maddeleri ve ek hükümleridir.
1. Hukuk Dairesi         2009/5882 E.  ,  2009/7519 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 03/11/2008
    NUMARASI : 2004/546-2008/1069

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davalı adına kayıtlı .parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını ve içerisinde davalıya ait ev bulunduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile el atmanın önlenmesi ve yapının yıkımı isteğinde bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 548,83 m2’lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. 
    Dava, çekişmeli taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içerisinde kaldığı iddiasına dayalı tapu iptali ve sicilin kütükten terkini isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; çekişme konusu taşınmazın kadastro tespitinin 28.10.1965 tarihinde kesinleştiği ve davanın 21.10.2002 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Her ne kadar çekişmeli taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içinde kalan bölümünün devletin hüküm ve tasarrufu altında ve kamu malı niteliğinde özel mülkiyete konu olamayacak  (Anayasanın 43, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 16/C maddesi gereğince )  yerlerden olduğu keşfen saptanmış ise de; 25.2.2009 tarihinde kabul edilip 14.3.2009 tarihinde yürürlüğe giren  5841 Sayılı Yasanın 2.  maddesi ile  3402 Sayılı Yasanın 12.  maddesinin 3. Fıkrasına  eklenen  " bu hüküm iddia ve taşınmazın  niteliğine  yahut  Devlet ve  diğer kamu tüzel kişileri  dahil  tarafların sıfatına  bakılmaksızın  uygulanır" ve 3. maddesi ile eklenen geçici 8. maddesinin  " bu kanunun 12.  maddesinin 3. fıkrası hükmü devletin hüküm ve  tasarrufu altında  olduğu iddiası  ile yürürlük  tarihinden önce  açılmış ve  henüz kesin   hükme  bağlanmamış olan davalarda  dahi  uygulanır"  şeklindeki  hükmü  gözetildiğinde  kadastro  tespitinin  kesinleştiği tarih olan  28.10.1965 ile davanın açıldığı tarih  arasında  3402 Sayılı Yasanın 12.  maddesinde  sözü edilen  10 yıllık  hak düşürücü sürenin  geçmiş  olduğu sabittir.
    Bilindiği üzere, hak düşürücü süre olumsuz dava şartlarından olup kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkemece davanın her aşamasında res"en gözetilmesi gerekli bir kuraldır.
    Hal böyle olunca, yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gözetilerek davanın hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
    Öyleyse davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.  maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  29.6.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi