Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1584
Karar No: 2021/3820
Karar Tarihi: 23.03.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/1584 Esas 2021/3820 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu dava işçi-işveren arasındaki akde aykırılık eylemleri sonucu rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulüne karar verirken, davalıların temyiz talebi üzerine, Borçlar Kanunu 332/I. maddesinde belirtilen işçi-işveren arasındaki akde aykırılık eylemleri ve bu çerçevede işverenin akde aykırı davranışları (işçi sağlığı ve iş güvenliğinin gerektirdiği önlemlerin alınmaması vs.) sonucu doğan tazminat davaları hükümlerinin gerektiğini belirtti. Aynı zamanda, zamanaşımı süresinin işverenler açısından Borçlar Kanunu 125/1 maddesi gereğince 10 yıl olduğuna vurgu yapıldı. Kurum açısından alacak hakkı, bağladığı gelirin yetkili organ tarafından onaylandığı tarihte ödenebilir hale geleceğinden, muacceliyet’in onay tarihi olacağı açıklandı. Mahkeme, dava tarihine göre geçici iş göremezlik ödemeleri yönünden 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçip geçmediği hususunda değerlendirme yapılmaksızın karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna vardı ve hükmü bozdu. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu 332/I, Borçlar Kanunu 125/1.
10. Hukuk Dairesi         2020/1584 E.  ,  2021/3820 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No : 2017/311-2019/635

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı kurum ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-506 sayılı Yasaya dayalı olarak işverenler aleyhine açılan rücuan tazminat davalarında; süregelen mevcut uygulama dışında, herhangi bir etkileşim ve değişim öngörülmediğinden, Borçlar Kanununun 332/I. maddesinde belirtilen işçi-işveren arasındaki akde aykırılık eylemleri ve bu çerçevede maddenin 2. fıkrası gereğince işverenin akde aykırı davranışları (işçi sağlığı ve iş güvenliğinin gerektirdiği önlemlerin alınmaması vs.) sonucu, 26/I. maddeyle vaki ilişkilendirme, bir bakıma akde aykırı hareketten doğan tazminat davaları hakkındaki hükümlere tabii olmakla; zamanaşımı, işverenler açısından Borçlar Kanununun 125.(6098 sayılı Kanun md. 146) maddesine göre ve 01.07.1994 gün ve 2/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça belirtildiği üzere 10 yıldır.
    Zamanaşımının başlangıcı konusuna gelince; 506 sayılı Kanunda zamanaşımının (özel olarak) düzenlenmediği düşünüldüğünde; genel hükümler çerçevesinde çözüm arama gereği vardır. Gerçekten de 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 128. (6098 Sayılı Kanunun 146-149.) maddesinde: “Zaman aşımı, alacağın muaccel olduğu zamanda başlar” denilmektedir. Kurum açısından alacak hakkı, bağladığı gelirin yetkili organ tarafından onaylandığı tarihte ödenebilir hale geleceğinden, muacceliyet’in onay tarihi olacağı açıktır. O halde, masraflar için sarf ve ödeme, gelirler için ilk peşin sermaye değerinin başlangıçtaki gelir bağlama onay tarihinde zararın öğrenmiş olacağının ve zamanaşımının bu tarihte başlayacağının kabulü gerekir.
    Eldeki davada ise, bozmadan sonra açılan ... hakkındaki birleşen davada, bu davalının usulünce ve süresinde ileri sürdüğü zamanaşımı defi irdelenmeksizin ve özellikle dava tarihine göre geçici iş göremezlik ödemeleri yönünden 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçip geçmediği hususunda değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    2-Davacı Kurum, birleşen davalarda iş kazası nedeniyle Kurumca bağlanan gelir ve yapılan geçici iş göremezlik ödemelerinin davalılardan teselsülen tahsilini talep etmiş olup, Mahkemece, tahsiline karar verilen kurum alacağının davalılardan “müştereken ve müteselsilen” alınması gereğinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum ve davalı ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."na iadesine, 23.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi