Esas No: 2022/4270
Karar No: 2022/5262
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/4270 Esas 2022/5262 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, bireysel emeklilik sözleşmesinden kaynaklanan alacağı olan 24.822,90 TL'nin tahsilini istedi. Ancak mahkeme davayı reddetti. Davacı, davaya ilişkin kararın temyiz edilmesini istedi. Ancak kararın miktarı 40.000 TL'yi aşmadığı için temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı ve davanın kesinleştiği vurgulandı. Davacının temyiz istemi reddedildi ve dava dosyası ilk derece mahkemesine gönderildi. Kanun maddeleri olarak; 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi gösterildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 17. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 3. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 22.03.2018 tarih ve 2016/769 E. - 2018/188 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nce verilen 03.02.2022 tarih ve 2018/3295 E. - 2022/119 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, bireysel emeklilik sözleşmesinden kaynaklanan 24.822,90 TL alacağın tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu miktar, karar tarihi olan 03/02/2022 tarihi itibariyle 107.090,00 TL’dir. Davacı vekili tarafından reddedilen miktar olan 24.822,90 TL yönünden temyize gelmekle anılan miktarın yukarıda yazılı madde hükmüne göre temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin davaya ilişkin karara yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden REDDİNE, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 27/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.