Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/14227 Esas 2011/1106 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/14227
Karar No: 2011/1106
Karar Tarihi: 03.02.2011

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/14227 Esas 2011/1106 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı şirkete ait olan elektrik tellerinden çıkan yangın sonucu zarar gören ağaçları nedeniyle tazminat davası açtı. Yerel mahkeme, bilirkişi incelemesi sonucu yangının çıkış nedeninin belirlenemediği ve davalının sorumluluğunun kurulamadığı gerekçesiyle davayı reddetti. Ancak ceza davası sürecinde yangının davalının elektrik tellerinden çıktığı belirlendi. Yüksek mahkeme, yerel mahkemenin yetersiz bilirkişi raporu nedeniyle dava reddine karar vermesinin hatalı olduğunu ve davacının taşınmazı ile yangın yerinin ölçüm yapılması gerektiğini belirterek kararı bozdu. Kanun maddeleri açıklanmadı.
4. Hukuk Dairesi         2010/14227 E.  ,  2011/1106 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/10/2003 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 25/10/2005 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi istemine ilişkin olup davacı, 05.09.2003 günü davalı idareye ait elektrik tellerinden çıkan yangında zeytin ve ceviz ağaçlarının zarar gördüğünü belirterek, davalının tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir.
    Davalı ise, davanın adli yargıda görülemeyeceğini, zarara kendilerinin neden olmadığını, yangının kuruma ait hatlardan çıkmadığını, kusuru bulunmadığını, dayanağı olmayan davadaki istemlerin aşırı olduğunu ileri sürerek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Yerel mahkeme, bilirkişi incelemesi yaptırmış ve buna göre, yangının çıkış nedeninin belirlenemediği ve nedensellik bağı kurulamadığı gerekçesiyle istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur.
    Dosyadaki belgelerden; yanan ceviz ve zeytin ağaçları nedeniyle 15.10.2003 günü tespit istenildiği, 2003/11 Değişik İş sayılı dosyada fen ve ziraat bilirkişi aracılığı ile yanan ağaçların yeri ve bedelinin belirlendiği; ancak, yangının çıkış nedeni ve tarihi üzerinde herhangi bir belirleme yapılmadığı; bu tespitten sonra davacının 24.10.2003 günü Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı başvuru üzerine davalı çalışanları hakkında açılan ceza davası, orman yangını nedeniyle davalı çalışanları hakkında açılan diğer ceza davasının birleştirildiği; ceza davasında yangının davalıya ait elektrik tellerinden çıktığının açıkça belirlenerek nedensellik bağının kurulduğu; ne var ki, davacının taşınmazı ve ağaçları yönünden ayrıca bir belirleme yapılmadığı; yalnızca orman arazisi yanında yanan tarım arazilerinin bulunduğu yerlerin işaretlendiği; davacının taşınmazının bu yerde olup olmadığı yönünde inceleme yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    Eldeki dosyada yapılan bilirkişi incelemesi ve alınan bilirkişi raporunda; herhangi bir ölçüm yapılmadan enerji nakil hattından çıkan yangın yeri ile davacı taşınmazı arasında 1.700 metre uzaklık bulunduğu, yangının bu kadar uzaktaki taşınmaza ancak rüzgarın etkisiyle ulaşabileceği, oysa yangının çıkış nedeni, türü, tarihi ve rüzgar konularında çelişki bulunduğu, bu nedenle de yangının enerji nakil hattından çıktığına ilişkin herhangi bir kanıt saptanamadığı sonucuna varılmıştır. Davacı taraf bu rapora itiraz ederek, yangın çıkan yerin taşınmazına 40-50 metre uzaklıkta olduğunu söylemiştir.
    Bu durumda, davacı taşınmazı ile ceza davasında yangının çıkış yeri olarak belirlenen davalıya ait 52 nolu elektrik direği ve yakınlarında inceleme yapılmalı; davacı taşınmazının ceza dosyasında belirlenen yanan saha içinde yer alıp almadığı belirlenmeli; çıkış noktasına göre yangının davacı taşınmazına ulaşıp ulaşamayacağı aradaki uzaklık yöntemine uygun olarak ölçülüp belirlenmeli ve varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir
    Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilmeyerek, karar vermeye elverişli olmayan yetersiz bilirkişi raporuna göre istemin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.