Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/4152 Esas 2021/6994 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4152
Karar No: 2021/6994
Karar Tarihi: 07.06.2021

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/4152 Esas 2021/6994 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2020/4152 E.  ,  2021/6994 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme: BÜYÜKÇEKMECE 11. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç: Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm: Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntemin benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı bozmaya uyularak hükmedilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının doğrudan MERNİS adresine tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu anlaşıldığından kararın kesinleşmediği, buna bağlı olarak Mahkemenin daha sonra yapmış olduğu işlemlerin hukuki geçerliliğinin bulunmadığı ve "yok" hükmünde olduğu anlaşıldığından, sanığın 11/04/2019 tarihli temyiz dilekçesinin 08/07/2015 tarih, 2015/16 esas ve 2015/817 karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik itiraz dilekçesi niteliğinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca verilen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, aynı maddenin 12. fıkrasına göre temyizi mümkün olmayıp, itiraza tabi olması nedeniyle, sanığın bu konudaki temyiz isteği itiraz olarak kabul edilerek merciince karar verilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 07/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.