Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6319
Karar No: 2009/7288

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/6319 Esas 2009/7288 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalıların paydaş olduğu taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içerisinde kaldığını ve kıyıların özel mülke konu olamayacağını, tapunun iptali ile terkin istedi. Davalılar reddetti. Mahkeme davanın kabulüne karar verdi fakat temyiz edildi. Dosya incelendi, çekişmeli taşınmazın kadastro tespiti 18.07.1983 tarihinde kesinleştiği, 3402 Sayılı Kadastro Yasası'na göre kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu anlaşıldı. Davanın açıldığı tarihte hak düşürücü sürenin geçmiş olmasından dolayı davanın reddine karar verildi. HUMK'nun 428. maddesi gereğince hüküm bozuldu ve davalılara peşin harç geri verildi. Kanun maddeleri: Anayasa 43, 3402 Sayılı Kadastro Yasası'nın 16/C ve 12. maddesi ve 5841 Sayılı Yasa'nın 2. ve 3. maddeleri ve geçici 10. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2009/6319 E.  ,  2009/7288 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SİLİVRİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 06/03/2008
    NUMARASI : 2006/84-2008/95

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davalıların paydaş olduğu 229 ada .. parsel sayılı taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içerisinde kaldığını, kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup, özel mülke konu olamayacağını ileri sürerek, tapunun iptali ile  terkin isteğinde bulunmuştur.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Asıl ve birleşen davalar, 3621 Sayılı Yasadan kaynaklanan tapu iptali ve sicil kaydının kütükten terkini isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazların belirlenen kıyı kenar çizgisine göre kıyı içerisinde kalan bölümleri yönünden davanın kabulüne karar  verilmiştir. Hükmü, davalılar, kabul kapsamına giren bölüm yönünden temyiz etmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 229 ada .. parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 18.07.1983 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 13.12.2004  tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Her nekadar, çekişmeli taşınmazların kıyı-kenar çizgisi içinde kalan bölümlerinin devletin hüküm ve tasarrufu altında ve kamu malı niteliğinde özel mülkiyete konu olamayacak (Anayasanın 43, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 16/C maddesi gereğince) yerlerden olduğu keşfen saptanmış ise de; 25.2.2009 tarihinde kabul edilip, 14.3.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasanın 2. maddesi ile 3402 Sayılı Yasanın 12. maddesinin 3. fıkrasına eklenen "bu hüküm iddia ve taşınmazın niteliğine yahut Devlet ve diğer kamu tüzel kişileri dahil tarafların sıfatına bakılmasızın uygulanır" ve 3. maddesi ile eklenen geçici 10. maddesinin " bu kanunun 12. maddesinin 3. fıkrası hükmü devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddiası ile yürürlük tarihinden önce açılmış ve henüz  kesin hükme bağlanmamış olan davalarda dahi uygulanır" şeklindeki hükmü gözetildiğinde kadastro tespitinin kesinleştiği tarih olan 18.07.1983 ile davaların açıldığı tarihler arasında 3402 Sayılı Yasanın 12.maddesinde sözü edilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu sabittir.
    Hemen belirtilmelidir ki; kural olarak sonradan yürürlüğe giren yasa hükümlerinin ve İçtihadı Birleştirme Kararlarının kazanılmış hak (usulü müktesep hak) ilkesinin 28.6.1960 tarih, 21/9 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince istisnai niteliği gereği kesin hüküm halini almamış eldeki davalarda da gözetilmesi ve uygulanması gerekeceği tartışmAsızdır. Öte yandan, yürürlüğe konulan hükümler kamu düzeniyle ilgili bulunduğundan ve re"sen gözetilmesi gerektiğinden somut olayda, aleyhe bozma yasağı ilkesinin de uygulanma yeri bulunmadığı izahtan varestedir.   
    Hal böyle olunca; yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gözetilerek davanın hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
    Davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  22.06.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.   


     

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi