1. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/5720 Karar No: 2009/7125
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/5720 Esas 2009/7125 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, belediye tarafından ihdas edilerek satılan taşınmazların dere yatağında bulunduğunu tespit etti. Davalılar, taşınmazların eski dere yatağı üzerinde olduğunu savundu. Ancak mahkeme, çekişmeli taşınmazların dere yatağı üzerinde bulundukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Dosya incelendiğinde, taşınmazların ihdas edilerek sicil kaydının belediye adına oluşturulduğu, mülkiyetinin belediyeye geçtiği tespit edildi. Hazine tarafından açılan dava sonucunda da mülkiyetin belediyeye ait olduğu belirlendi. Bu nedenle, Hazinenin çekişmeli taşınmazlarda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı sabit oldu. Karar, davalıların temyiz itirazları üzerine bozuldu. Kanun maddeleri ise 3194 sayılı İmar Yasası'nın 17. maddesi ve 5519 sayılı Kanun.
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, yoldan ihdas suretiyle belediye adına tescil edilerek davalılara satılan 116 ada, .,.,..,.,.,. ve . parsel sayılı taşınmazların dere yatağında bulunduğunu tescilin hatalı olduğuna dair kayıtlara şerh düşüldüğünü ileri sürerek tapu iptali ve Hazine adına tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar; taşınmazların eski dereyatağı üzerinde bulunduğunu, belediye tarafından imar ihya edilerek açık arttırma ile satıldığını bildirip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların dere yatağı üzerinde bulundukları, davalıların iyiniyetten yararlanamayacakları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile çekişme konusu taşınmazların sicil kaydının kütükten terkinine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişmeli taşınmazların öncesinin yol artığı olması sebebiyle ihdasen belediye adına sicil kaydının oluşturulduğu ve ifraz edildikten sonra davalılara ve bir kısım davalıların bayilerine üzerlerine ticarethane yapılmak suretiyle ifrazen parsel olarak ihale sonucu satış suretiyle temlik edildiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, daha önceden Hazine tarafından belediye aleyhine çekişmeli taşınmazlarla birlikte dava dışı 10 parsele ilişkin olmak üzere 3553 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca taşınmazların mülkiyetinin aidiyetine yönelik açılan dava sonucunda 1966 tarihli 4916 Sayılı Yasa ile yürürlükten kaldırılan 775/ 3-1 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca mülkiyetinin belediyeye geçen yerlerden olduğunun belirlendiği, ancak eldeki davaya konu edilen taşınmazların kişiler adına sicil kaydının oluşması sebebiyle bunlar yönünden davanın hakemde görülemeyeceğinden reddine, 10 parsel yönünden mülkiyetin belediyeye ait olduğunun tespitine dair kurulan hüküm derecattan geçmek suretiyle kesinleştiği 25.12.2001 tarih 2000/ 108 Esas 2001/379 Karar sayılı hakem dosyası ile sabittir.Hemen belirtilmelidirki, imar uygulaması yapılan yerlerde yol artığı olarak belirlenen kısımların 3194 sayılı İmar Yasasının 17.maddesi hükmü uyarınca komşu parsel maliklerine satılmak üzere belediye adına sicil kaydı oluşturulması olanaklı ise de, taşınmazların bulunduğu yörede bu yasadan kaynaklanan bir uygulama yapılmadığından belediye adına ihdasen oluşturulan sicil kaydına 5519 sayılı yasa hükmü uyarınca değer verilmesine olanak yok ise de; anılan hakem kararı derecattan geçerek kesinleştiğine göre, o kararda belirtilen " eldeki davaya konu taşınmazlarda mülkiyetinin belediyeye geçen yerlerden" olduğu hususu davacı Hazine bakımından kesin delil teşkil eder. Öyleyse, kesinleşen hakem dosyasındaki bu olgunun Hazineyi bağlamayacağı söylenemez. Bu durumda Hazinenin çekişmeli taşınmazlarda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı sabittir. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken anılan bu olgular gözardı edilmek suretiyle yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davalıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.6.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.