Konut dokunulmazlığını bozmak - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/14176 Esas 2012/6623 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 3 - 2009/55334
MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2008
NUMARASI : 2006/148 (E) ve 2008/223 (K)
SUÇ : Konut dokunulmazlığını bozmak

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre, sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanığın, müştekinin evinin kapısını yumruklamak suretiyle konut dokunulmazlığını bozmaya teşebbüs suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, mahkeme tarafından getirtilip incelenen Bakırköy 14.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2005/1409 esas sayılı dosyasında, suç tarihinin 02.10.2005 olması ve aynı sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozmak suçundan da dava açıldığı anlaşıldığı halde her iki mahkeme arasında yapılan yazışmalara rağmen davaların birleştirilmediği, yine sanık müdafii 10.12.2007 tarihle duruşmada Bakırköy 13.Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/305 esas dosyasının aynı olayla ilgili olduğunu belirtmesi karşısında, öncelikle Bakırköy 13.Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/305 esas sayılı dosyası da getirtilip incelenerek aralarında hukuki veya fiili bağlantı bulunması durumunda bu dosya ile birleştirilmesine karar verilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanığa atılı geceleyin konut dokunulmazlığını bozmak suçunun 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 Sayılı Yasa ile uzlaşma kapsamına alındığı gözetilerek 5271 Sayılı CMK.nun 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kabule göre de,
Sanık hakkında 5271 Sayılı CMK.nun 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceği değerlendirilirken, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olup olmadığı, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılıp varılmadığı ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilip giderilmediği hususlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yalnızca CMK.nun 231/6.maddesindeki koşulların oluşmaması şeklindeki gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 19.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.