Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/5272
Karar No: 2009/7003

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/5272 Esas 2009/7003 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı Hazine, 229 ada 10 sayılı parselin kıyı-kenar çizgisi içiresinde kaldığını ileri sürerek tapusunun iptalini istemiştir. Mahkeme, taşınmazın tamamının kıyı kapsamında bulunduğunun keşfen saptandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalıların temyiz itirazı üzerine Yargıtay, öncelikle hak düşürücü sürenin gözetilmesi gerektiğini belirtmiş ve çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin hangi tarihte kesinleştiğinin saptanmasının gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca davada bağlayıcılığı olan mahkeme kararının da incelenmesi gerektiğini belirtmiştir. Kabul edilen kanun maddeleri ise şunlardır: 5841 Sayılı Yasa'nın 2. maddesi, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin üçüncü fıkrası, aynı Kanun'un 3. maddesi ve HUMK'nın 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2009/5272 E.  ,  2009/7003 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SİLİVRİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 06/03/2008
    NUMARASI : 2006/85-2008/96

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
    Davacı Hazine, 229 ada ...sayılı parselin kıyı-kenar çizgisi içiresinde kaldığını ileri sürerek, tapusunun iptalini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, taşınmazın tamamının kıyı kapsamında bulunduğunun keşfen  saptandığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar  verilmiştir.
    Karar, davalılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği değer yönünden reddedildi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, 3621 Sayılı Yasa’dan kaynaklanan tapu iptali ve sicil kaydının kütükten terkini isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden ve noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen kayıtlardan, çekişme konusu 229 ada 10 sayılı parselin 1972 yılındaki kadastro işleminde tapu kaydına dayalı olarak tespit gördüğü, dayanak tapunun tesis kaydının ise Silivri Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16.7.1959 tarih, 114-210 sayılı kararıyla senetsizden hükmen oluştuğu görülmektedir.
    Davacı Hazine, taşınmazın belirlenecek kenar çizgisine göre kıyıda kaldığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
    Bilindiği üzere, 14 Mart 2009 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa’nın 2. maddesi ile 3402 Sayılı Kadastro Yasası’nın 12. maddesinin üçüncü fıkrasına  “Bu hüküm, iddia ve taşınmazın niteliğine yahut Devlet veya diğer kamu tüzel kişileri dahil, tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır.” cümlesi ve aynı Yasa’nın 3. maddesi ile de 3402 Sayılı Yasa’ya  “Bu Kanunun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddiası ile yürürlük tarihinden önce açılmış ve henüz kesin hükme bağlanmamış olan davalarda dahi uygulanır.” şeklindeki geçici .... madde eklenmiştir.
    Açıklanan yasal düzenleme karşısında, eldeki dava bakımından öncelikle dava şartlarından olan hak düşürücü sürenin gözetilmesi gerekeceği kuşkusuzdur.
    Diğer taraftan, davanın süresinde açılmış olması halinde, kadastro sırasında taşınmaza uygulanan tapu kaydının ilk tesisinin dayanağını oluşturan mahkeme kararının Hazine yönünden bağlayıcılığı üzerinde durulması da kaçınılmazdır. 
    Hal böyle olunca, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin hangi tarihte kesinleştiğinin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanması, kesinleşme tarihinden dava tarihine kadar 3402 Sayılı Yasa’nın 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi durumunda işin esasına girilmeden davanın reddedilmesi; dava süresinde açılmış ise, taşınmazın ilk tesis kaydının ve dayanağı ilamın tescil krokisinin mahalline uygulanıp kapsamının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir. Davalıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmünHUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.6.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

     

     

     

     

     

    Okundu
    6.7.2009 A.R.T.


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi