Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 1.1.2000-31.12.2001 tarihleri arasında davalılara ait işyerinde geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak dinlenen tanık beyanlarının davacının çalışma süreleri yönünden net ve somut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 21.8.2000 tarihinden 2001/2. döneme kadar bir kısım çalışmalarının E..E.. Belediyesi Tanzim Satış Hizmetleri Gıda Sanayi ve Pazarlama AŞ tarafından, bir kısım çalışmalarının da diğer davalı T..Koll. Şti. tarafından bildirildiği, dinlenen bordro tanıklarının beyanlarından davacının bir süre Eyüp Belediyesinde sekreter olarak çalıştığının bildirildiği ancak işe giriş çıkış tarihlerinin net olarak ortaya konulmadığı gibi çalışmanın sürekli mi kesintili olduğu hususlarının da açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan çalışmanın belediye işyerinde sekreter olarak geçtiği iddiası karşısında, belediye başkanı, müdür gibi yetkili kişiler dinlenmeksizin sonuca gidildiği görülmüştür. Yapılacak iş, hizmet tespitine yönelik davalar kamu düzenine ilişkin olduğundan araştırma genişletilerek, çalışmanın geçtiği yer Belediye olmakla, nizalı dönemde Belediye"de çalışmış şef, amir, müdür gibi yetkili kişilerin dinlenip, gerekirse şirket kayıtları getirilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı tespit edilip, davacının çalışmasının sürekli olup olmadığı hususları da açıklığa kavuşturulup toplanan deliller doğrultusunda karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ :Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13.03.2014 gününde oy birliği ile karar verildi. Ş