1. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/5750 Karar No: 2009/6731
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/5750 Esas 2009/6731 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, mülkiyeti kendisine ait olan taşınmazda davalının kira sözleşmesi süresi bittiği halde bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini iddia ederek elatmanın önlenmesine ve binanın yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalı yargılamaya katılmamış ve herhangi bir cevap vermemiştir. Mahkeme davayı kabul etmiş ve çekişme konusu taşınmaza davalının yapılanmak suretiyle müdahale ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalının kiracılık savunması üzerinde durulması gerektiği, delillerin toplanması ile bu açıdan değerlendirme yapılması gerektiği belirtilerek, hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri: HUMK'nun 428. maddesi.
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki bulunduğu 110 ada ... parsel sayılı taşınmaza davalının kira sözleşmesi süresi bittiği halde bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürüp elatmanın önlenmesine ve binanın yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalı, yargılamaya katılmadığı gibi davaya cevap da vermemiştir. Mahkemece, çekişme konusu taşınmaza davalının yapılanmak suretiyle müdahale ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 46 parsel sayılı taşınmazın kayden davacıya ait olduğu, davalının taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, anılan taşınmazdaki yapının davalıya ait bulunduğunun kesinleşmiş mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, mülkiyet hakkına dayanarak eldeki davayı açmış, davalı ise, taşınmazı kiracı sıfatıyla kullandığını savunup, buna ilişkin belgeler ve kira sözleşmeleri ibraz etmiştir. Bilindiği üzere, kiracılık savunmasının kanıtlanması halinde davalının taşınmazı tasarrufunun haklı ve geçerli bir nedeni bulunmadığı söylenemez. Oysa mahkemece savunma bakımından hükme elverişli bir araştırma ve inceleme yapılmış değildir. Öte yandan; çekişmeli taşınmaz arsa niteliği ile kiraya verilmiş olduğunun saptanması halinde olaya 6570 Sayılı Yasa değil, Borçlar Yasasının kira ile ilgili hükümlerinin uygulanması gerekeceği açıktır. Eldeki davada, mahkemece, bu yönde de bir araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır. Hal böyle olunca; davalının kiracılık savunması üzerinde durulması, taraf delillerinin toplanması ile bu açıdan değerlendirme yapılması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.