Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kayden paydaşı oldukları ., .ve . parsel sayılı taşınmazlara, paydaş olan davalılar Y...K.., A.. Sait, M. Ş... ve S...ile kayıtla ilgisi olmayan diğer davalılar tarafından ağaç dikmek ve ev yapmak suretiyle müdahale edildiğini, paylarını kullanmalarına engel olduklarını ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalı Y.., K..; çekişme konusu taşınmazlarda paydaş olduğunu ve bir kısım yerleri kendisinin kullandığını, bazı bölümleri de oğlu olan davalı M.. ile kızları yani paydaş olmayan diğer davalıların eşleri arasında paylaştırdığını beyan etmiş, davalılar H..ve Y..; taşınmazda eşlerinin paydaş olduğundan aleyhlerindeki davanın husumet yönünden reddini savunmuşlar, davalı M... taşınmaz üzerindeki inşaatın eşine ait olduğunu belirterek, davanın reddini istemiş, davalı S...; payı kadar yer kullandığını ifade etmiş, davalı M....; davanın reddini savunmuş, diğer davalılar, davaya yanıt vermemişlerdir.
Mahkemece, davalıların çekişmeli taşınmazları aralarında taksim ederek kullandıkları ve davacıların kullanabilecekleri herhangi bir alanın kalmadığı, paydaş davalılar yönünden ağaçların kaldırılmasının mümkün olmadığı, davalı M.....ve ağaçlarının yıkımının fahiş zarar doğuracağı, davalı M...ın taşkın binası ve ağaçlarının yıkımının aşırı zarara neden olmayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı Ş.dışındaki davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillere göre, çekişme konusu .., ..ve ..parsel sayılı taşınmazların paylı mülkiyet üzere olduğu, davacılar ile davalılar Y..., K..., M.., Ş..., A..., S.. ve S...’ın kayden paydaş bulundukları, diğer davalıların ise kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı, çekişmeli ..parsel sayılı taşınmazın tamamını paydaş davalı M..Ş..K.’nın, .sayılı parselin tamamını paydaş davalı Y...K...K...nın, ..parsel sayılı taşınmazın tamamını ise tüm davalıların tasarruf ettikleri, davacıların kullandıkları yada kullanabilecekleri bir alanın olmadığı saptanarak paydaş davalılar bakımından davacıların payına vaki, diğer davalılar hakkında ise haklı ve geçerli bir neden olmaksızın müdahale olgusu sabit görülerek, mutlak biçimde elatmanın önlenmesine ve davalı M. t. yapı ve ağaçlarının yıkımına karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak, .parsel sayılı taşınmaza sadece paydaş davalı M.Ş., .sayılı parsele ise yalnızca paydaş davalı Y..K...’in tamamını kullanmak suretiyle elattıkları, başka bir ifadeyle ..sayılı parsele M... Ş....dışındaki ve ... parsel sayılı taşınmaza Y..K...dışındaki davalıların herhangi bir müdahalelerinin bulunmadığı keşfen saptandığı halde, tüm davalıların çekişmeli taşınmazların her birine ayrı ayrı elattıkları kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Temyiz eden davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.