MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

TÜRK MİLLETİ ADINA


KARAR
A)Davacı İstemi:
Davacı, 9609719, 16569999, 17179440 ve ... sigorta sicil numarasındaki hizmetlerin kendisine ait olduğunun tespiti ile Kurum kayıtlarının buna göre düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B)Davalı Cevabı:
Davalı Kurum vekili,davanın reddini savunmuştur.
C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
İlk Derece Mahkemesince ,davanın kabulü ile ;.... T.C.kimlik davacı ...’un; 8792322, 16569999, 17179440 sigorta sicil numaralarının kendisine ait olduğu, Buna göre, 9609719, 16569999, 17179440 sigorta sicil numaralarının iptal edilerek, muhteviyatının ipka 8792322 sigorta sicil numarasına aktarılması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu ; Davalı Kurum vekili, yerel mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Bölge Adliye Mahkemesince, yargılama sırasında dinlenen bordro tanıklarından bir kısmının davacıyı hatırlamamalarının hayatın olağan akışına uygun olduğunun değerlendirildiği, dosyadaki işe giriş bildirgeleri ile ... İlçe Nüfus Müdürlüğünün yazısı ve dinlenen bordro tanıklarının anlatımları göz önünde tutulduğunda; 8792322, 16569999, 17179440 sigorta sicil numaralarının ... T.C.kimlik davacı ...’a ait olduğu,buna göre, davacıya mükerrer verilen 9609719, 16569999, 17179440 sigorta sicil numaralarının iptal edilerek, muhteviyatının davacıya ait ipka 8792322 sigorta sicil numarasına aktarılması gerektiği kanaatine varılarak davanın kabulüne dair mahkeme kararının yerinde olduğu,ancak davanın Kurum işlemine yönelik olması karşısında sadece ... aleyhine hüküm kurmak gerekirken, yöntemince haklarında dava açılmamış olan ... San.A.Ş., Afa İnş. ve San. A.Ş., ... İnş ve Tes. Kol. Şti., ... İth. İhr. Türk A.Ş.... Şubesi işverenliklerinin karar başlığında gösterilmesi ve haklarında hüküm kurularak aleyhlerine yargılama gideri yüklenmesinin ,isabetli olmadığı gerekçesiyle davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ... 9. İş Mahkemesi"nden verilen 22/02/2017 tarih, 2014/48 Esas ve 2017/48 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın kabulüne , 8792322, 16569999, 17179440 sigorta sicil numaralarının ... T.C.kimlik nolu davacı ...’a ait olduğunun ve 9609719, 16569999, 17179440 sigorta sicil numaralarının iptal edilerek, muhteviyatının ipka ... sigorta sicil numarasına aktarılması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
E)Temyiz:
Davalı Kurum vekili, eksik inceleme ile karar verildiğini, kurum işlemlerinin resmi bilgi ve belgelere dayandığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Davacı , 9609719 , 16569999 , 17179440 ve 8792322 sicil numarasındaki hizmetlerin kendisine ait olduğunu iddia etmektedir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden;davacının .... ... ... Merkezine verdiği 21/11/2013 tarihli dilekçe üzerine, Kurumca kendisine gönderilen yanıtta; müracaatına istinaden; 9609719, 16569999 ve 17179440 sicil numaralı dosyalarının birleştirilerek, 9609719 sicil numarasının geçerli bırakıldığı, ancak, 8792322 sicil numarasındaki kimlik bilgilerinin .../... İlçesine kayıtlı .... oğlu, 05/03/1955, ... doğumlu başka ...’un kayıtlı olduğunun anlaşıldığından işlem yapılamadığının bildirildiği, davacı ...’un ..... İli, .... İlçesi, ... Mah., Cilt no:21, Hane no:4, Sıra no:16’da; kayıtlı olup Baba adı: ...., Ana adı: ...., Doğum yeri: ...., Doğum tarihi: 1.1.1961 olduğu, .... T.C.kimlik numarasıyla nüfusa kayıtlı olduğu, ihtilaflı 8792322 sicil numarası ile 22/05/1974 ile 16/04/1977 tarihleri arasında kesintili olarak 23146.35 sicil numaralı .... San.A.Ş işyerinden 05/09/1977 – 03/10/1977 tarihleri arasında 95271.35 numaralı ... İnş.San.A.Ş. işyerinden ve 01/11/1977 – 05/11/1977 arası 41010.35 numaralı .... İnş.Tes.Koll.Şti. İşyerinden bildirim yapıldığı, işe giriş bildirgelerinde kimlik bilgilerinin ,.... oğlu, ...., 05/03/1955 ,.../...., H:37 de kayıtlı ... ve.....oğlu, ...., 1955 .../...., H:4, C:9, S:66 kayıtlı ... olarak yazıldığı, 06/09/1976 tarihli işe giriş bildirgesinde fotoğraf da bulunduğu,dönem bordrolarının dosyada olduğu,bordro tanıklarının dinlendiği,... İlçe Nüfus Müdürlüğünün 11/12/2013 günlü yazısında; bilgisayar kayıtlarında yapılan incelemeler sonucu; .... oğlu, 05/03/1955 doğumlu ... isminde herhangi bir kayıt bulunmadığı bildirildiği anlaşılmaktadır.
Bu tür aidiyet davaları kamu düzeni ile ilgili olduğundan çalışmaların başka bir sigortalıya ait olup olmadığı noktasında titizlikle inceleme yapılması ve toplanan delilerle hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak şekilde hizmetin gerçekte kime ait olduğunun saptanması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 19/09/2007 gün ve 2007/21-600E,2007/604K. Sayılı kararı da aynı yöndedir.
Yapılacak iş; İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden tüm Türkiye genelinde işe giriş bildirgelerinde belirtilen kimlik bilgileri ile kayıtlı (... oğlu, ...., 5.3.1955 doğ.Muş/Bulanık, H:37 kayıtlı ... ve.... oğlu, ...., 1955 ./..., H:4, C:9, S:66 kayıtlı ... olarak) bir kişi olup olmadığı sormak , işe giriş bildirgesindeki nüfus bilgilerine göre araştırma yapılarak tespit edilen kişi/ kişileri davaya dahil etmek, 8792223 sicil numarası ile tescil edilen hizmetlerin davalı kurum sigortalılarından birine mal edilip edilmediğini sormak, varsa bu hizmetlerin mal edildiği kişiyi davaya dahil etmek, dönem bordrolarından resen seçilecek tanıkları davacı ile yüzleştirerek birlikte çalıştıkları kişinin davacı olup olmadığı, işyerinde davacı dışında ... isimli çalışan bulunup bulunmadığı konusunda beyanlarına başvurmak, zabıta marifetiyle davacının nüfusa kayıtlı olduğu yerde davacı dışında ... ismiyle tanınan kişi olup olmadığını araştırmak, işe giriş bildirgesi üzerinde fotoğraf bulunduğundan fotoğraftaki kişinin davacı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırmak,tüm deliller bir arada değerlendirilerek karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar bozulmalıdır.
G)SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20/05/2019 gününde karar verildi.