Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/5973
Karar No: 2009/6644

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/5973 Esas 2009/6644 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı bir vakıf mülkiyetindeki taşınmazda bulunan caminin minaresine davalı şirketin baz istasyonu kurması nedeniyle elatmanın önlenmesi ve baz istasyonunun kaldırılması isteğiyle dava açmıştır. Ancak, mahkeme davacı vakfın aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle husumet yokluğundan davanın reddine karar vermiştir. Temyizde, davacının dava açma sıfatına sahip olduğu tartışmasız olduğu anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi uyarınca bir malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı her türlü elatmanın önlenmesini de dava edebilir. Cami ve mescitlerin Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yönetilmesi gerektiği belirtilen 633 sayılı kanuna göre kayıt maliki olan davacı, taşınmazın kaydının iptal edilene kadar sağladığı mülkiyet hakkından kaynaklanan yetkilerini kullanmasına engel olmadığından dava açma sıfatına sahiptir. Karar, bu nedenle temyiz eden davacının lehine bozulmuştur. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi, 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun'un 35. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2009/5973 E.  ,  2009/6644 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : MUDANYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 23/12/2008
    NUMARASI : 2008/16-2008/531

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, vakıf mülkiyetinde bulunan. parsel sayılı taşınmazdaki camiinin minaresine davalı şirketin baz istasyonu kurmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve baz istasyonunun kaldırılması isteğinde bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacı vakfın aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı Vakıf vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.                                        
    Davacı, D...Kültür Eğitim Sağlık Çevre ile Sosyal Yardımlaşma ve Hizmet Vakfı, mülkiyeti  kendisine ait arsa vasfındaki taşınmazda bulunan D...C.... davalı şirketin baz istasyonu kurmak suretiyle elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve baz istasyonunun kaldırılmasını istemiştir.
    Mahkemece, davacının dava açmakta sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; çekişme konusu 221 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davacı adına  kayıtlı olduğu, Dini ve Sosyal Hizmet Vakfı ile davalı şirket arasında baz istasyonu kurulması  konusunda kira sözleşmesi yapıldığı, davacının anılan sözleşmede yer almadığı gibi bir muvafakatının da bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; Türk Medeni Kanununun 683. ve devamı maddeleri uyarınca “bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi… tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak  elinde bulunduran kimseye karşı… her türlü elatmanın önlenmesini de dava edebilir.”
    Öte yandan, 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 35.maddesinde, cami ve mescitlerin Diyanet İşleri Başkanlığının izni ile açılıp, Başkanlıkça yönetileceği, gerçek ve tüzel kişilerce yapılarak izinli veya izinsiz olarak ibadete açılmış bulunan camilerin yönetiminin üç ay içinde Diyanet İşleri Başkanlığına devredileceği hükmü öngörülmüştür.
    Bu durumda, Diyenet İşleri Başkanlığının, ancak camilerin yönetim ve denetim işlerini yapma görevine haiz olduğu  kuşkusuzdur.Anılan 633 Sayılı Yasa hükmüne göre cami ve mesçitlerin yönetiminin Diyanet İşleri Başkanlığına devredilmesi ve mülkiyet yönünden ilgili kuruluşlar adına tescili gerekiyor ise de, bu hükümlerin bir iptal ve tescil davasında  gözetileceği nedeniyle  kayıt iptal edilene kadar geçerli olduğundan sicil kaydının sağladığı mülkiyet hakkından kaynaklanan yetkilerini kullanmasına engel değildir. Bu nedenle  taşınmazın, kayıt maliki olan davacının, dava açma sıfatına sahip  olduğu tartışmasızdır.
    O halde, işin esasının incelenmesi, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.06.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

     

     


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi