17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/18026 Karar No: 2016/1068 Karar Tarihi: 28.01.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18026 Esas 2016/1068 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/18026 E. , 2016/1068 K.
"İçtihat Metni"
Davacı... ile davalılar ..., ... aralarındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20.05.2014 gün ve 2012/362-2014/193 sayılı hükmün Dairenin 12.02.2015 gün ve 2014/21098-2015/2643 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, Gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, borçlu ... aleyhinde yürütülen icra takibinde borca yeterli mal varlığı bulunmadığını, borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazını davalı 3.kişi ..."a satarak devir ettiğini ileri sürerek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu ... davayı kabul ettiğini beyan etmiştir. Davalı 3.kişi ... davaya cevap vermemiştir. Mahkemenin davanın reddine ilişkin 20.05.2014 gün ve 2012/362-2014/193 sayılı kararının Dairemizin 12.02.2005 gün ve 2014/21098-2015/2643 E.K. sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş; davacı alacaklı vekili tarafından anılan onama kararının hatalı olduğundan bahisle karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Dosyanın yeniden yapılan incelemesi sonunda; Dava, İİK"nun 277 vd. maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları üç grup altında, İİK"nun 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarruflarının iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır. (İİK. m. 281) Bu yasal nedenle de davacı tarafından İİK"nun 278, 279 ve 280 maddelerinden birine dayanılmış olsa dahi mahkeme bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir. Somut olayda tasarrufta bedel farkının bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş, Dairemizce de aynı gerekçeyle ve muvazaanın ispat edilemediğinden bahisle hükmün onanmasına karar verilmiş ise de varılan sonuç davacı vekilince karar düzeltme aşamasında sunulan belgeye ve dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Gerçekten de ipotek bedeli dahil edildiğinde ivazlar arasında fahiş bir fark bulunmuyor ise de ipotek bedelinin borçlu ... tarafından ödendiği, dosyaya sonradan sunulan..."nin 06.08.2013 günlü yazısı ve 21.09.2006 tarihli dekonttan anlaşılmaktadır. Bu durumda satış tarihindeki raiç değeri 68.187,00 TL. olan taşınmaz davalı 3.kişi ... tarafından 23.100,00 TL."ye satın alınmış olduğundan ivazlar arasında fahiş fark bulunduğu ortadadır. Bu halde İİK"nun 278/3-2 maddesi uyarınca taraflar arasındaki tasarruf iptale tabi olup davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi yasaya aykırıdır. Bu nedenlerle davacı alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairenin 12.02.2015 gün ve 2014/21098-2015/2643 sayılı onama kararının kaldırılarak mahkemenin 20.05.2014 gün ve 2012/362-2014/193 E.K. sayılı hükmünün BOZULMASINA, temyiz ve tashihi karar peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.