Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2144
Karar No: 2020/5870
Karar Tarihi: 20.10.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2144 Esas 2020/5870 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, özel sağlık sigortası ile sigortalı olan bir yolcunun davacının sigortalısı olan araçın tek taraflı trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle ödediği 32.280,34 TL'nin rücuen tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, kazazede için özel ve resmi sağlık kurumunda yapılan her türlü tedavinin (gerçek zarara işaret etmesi ve yaralanma ile uygunluk göstermesi şartı ile) davalılardan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'nın sorumluluğunda olduğunu belirterek davacı lehine 16.568,10 TL karar vermiştir. Ancak Yargıtay, bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı gerekçesiyle mahkemenin eksik inceleme yaparak hüküm kurduğunu belirtmiştir. Kararda, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesi ile 28038 Sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'in 4. maddesi ve bu yönetmelik hükmünün Danıştay kararı ile iptal edildiği ve SUT esaslarının uygulanmasının imkansız hale geldiği açıklanmıştır.
17. Hukuk Dairesi         2019/2144 E.  ,  2020/5870 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili, davalı ... Sigorta A.Ş. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkiline sağlık sigortası ile sigortalı olan dava dışı yolcunun davalıların sürücüsü, maliki ve zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı aracın tek taraflı trafik kazası yapması sonucu yaralandığını, sigortalısının tedavisi ile ilgili olarak müvekkili tarafından çeşitli tarihlerde toplam 32.280,34 TL ödendiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 7.121,96 TL tazminatın ödeme tarihi olan 26.8.2009 tarihinden itibaren, 7.328,79 TL"nin 15.1.2010 tarihinden, 10.032,66 TL"nin 05.05.2010 tarihinden, 7.796,93 TL"nin 27.5.2010 tarihinden işleyecek yasal faizi ile (davalı ... dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile; 32.280,33 TL’nin ... 16.568,10 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
    davalı ... sigorta AŞ yönünden dava tarihinden diğer davalılar yönünden ödeme tarihinden yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili, davalı ... Sigorta AŞ. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, özel sağlık sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa"yla değişik 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 98. maddesine göre; "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır."
    Danıştay Onuncu Dairesi"nin 2010/6584 Esas sayılı dosyasından verdiği karar gereği, 05.11.2011 tarih ve 28106 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği"nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"de yer alan trafik kazası tedavi giderlerine yönelik Sağlık Uygulama Tebliği"ne ilişkin uygulamanın yürütmesi durdurulmuş olup, ..."nun sorumlu olduğu tedavi giderlerinin belirlenmesinde SUT hükümlerinin uygulanması söz konusu olmayacaktır.
    28038 Sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 4/1. maddesine göre ise; "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları tedavinin gerektirdiği tüm sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda karşılanır."
    2918 Sayılı Yasa"nın 98. maddesine bakıldığında, kazazedelerin devlet hastanesi, üniversite hastanesi, özel hastane gibi hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarında alacakları sağlık hizmetleri bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağının açıkça belirtildiği, ödeme esaslarına ilişkin hiçbir sınırlamanın getirilmediği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle iken; 28038 Sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 4/1. maddesi ile Sosyal Güvenlik Kurumu"nun ödemekle yükümlü olacağı miktarın Sağlık Uygulama Tebliği"nde yer alan hükümler doğrultusunda hesaplanacağı düzenleme altına alınmıştır.
    Oysa Normlar Hiyerarşisi gereği izahtan varestedir ki; Kanun"un lafzına ve amacına aykırı olarak yönetmelik hükmü getirilemeyeceği gibi, taraflardan birine Kanun ile getirilen sorumluluk, Yönetmelik hükmü ile ne daraltılabilir ne de genişletilebilir. Kaldı ki Sağlık Uygulama Tebliği"nin 4. maddesinin 1. fıkrasının iptali istemiyle Danıştay 15. Dairesinin 2013/7713 Esas sayılı dosya ile dava açılmış, Danıştay 15. Dairesince "2918 sayılı Kanun"un 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişik 98. maddesinde, trafik kazaları sebebiyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağının belirtilmesine rağmen, dava konusu Yönetmelik hükmüyle, tedavi giderlerinin, Kurumun sosyal güvenlik politikaları uyarınca belirlemiş olduğu Sağlık Uygulama Tebliğinde yer alan hükümler doğrultusunda karşılanacağı yönünde kısıtlama getirilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır." gerekçesiyle; Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan "Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda" ibaresinin 14/11/2013 tarihinde yürütmesinin durdurulmasına, 16/03/2016 tarihinde de "Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan "...Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda" ibaresinin iptaline karar verilmiştir. Anılan iptal kararı gereği, 6111 sayılı Kanun kapsamında kalan belgeli tedavi giderleri için SUT esaslarının uygulanması imkanı kalmamıştır.
    Somut olayda özel sağlık sigortacısı olan davacı, 15.03.2009 tarihli tek taraflı trafik kazası sonucu dava dışı sigortalısının tedavi giderlerini 26.8.2009, 15.1.2010, 5.5.2010 ve 27.5.2010 tarihlerinde karşılamış, işbu rücu davasını temyiz edenlerden zorunlu trafik sigortacısına ve ...’ya karşı 19.10.2011 tarihinde açmıştır. Mahkemece adli tıp uzmanından aldırılan bilirkişi raporunda davacı tarafça ödenen 32.280,33 TL’nin 16.568,10 TL’sinden ...’nın, 15.694,23 TL’sinden davalı ... şirketinin sorumlu olduğu belirtilerek mahkemece bu rapor doğrultusunda hüküm verilmiş
    ise de, bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Bu durumda mahkemece yukarıdaki açıklamalar ışığında, Kanun gereği kazazede için özel ve resmi sağlık kurumunda yapılan her türlü tedavinin (gerçek zarara işaret etmesi ve yaralanma ile uygunluk göstermesi şartı ile) davalılardan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı"nın sorumluluğunda olduğu, temyiz eden zorunlu trafik sigortacısının sorumluluğunda olmadığı, bunun aksine Yönetmelik hükmüne itibar edilemeyeceği de gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ... Sigorta A.Ş"ye geri verilmesine ve 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalı ..."dan harç alınmamasına,
    20/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi