Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/3961 Esas 2017/10698 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3961
Karar No: 2017/10698
Karar Tarihi: 22.06.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/3961 Esas 2017/10698 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/3961 E.  ,  2017/10698 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, taşınmazı iktisap eden, müvekkilinin burasını güzellik salonu olarak kullanacağını, kiralananın evine çok yakın olduğunu, davalının ihtara rağmen kiralananı tahliye etmediğini belirterek ihtiyaç nedeniyle tahliyeye karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arzetmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir.
    Dava konusu taşınmazın halen market olarak kullanıldığı, davacının güzellik salonu üzerine iş yapan limited şirket ortağı ve münferit yetkilisi olduğu ve mevcut işinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı bu şirketin zarar ettiğini belirterek bir takım mali belgeler sunmuş, şirketin zarar etmesi nedeniyle halen tekstil şirketinde sigortalı olarak çalıştığına dair sigorta dökümlerini ibraz etmiştir.Davacı şirketi kapatıp kendi adına kiralananda güzellik salonu olarak faaliyet göstermek istediğini ileri sürmektedir.
    Davacı halen ortağı ve yetkilisi olduğu limited şirketin zarar ettiğin beyan ettiğine göre, mahkemece bu şirketin ticari defterleri incelenerek kar zarar durmunun ve davacının şirketteki kazancının araştırılarak şirketin zarar edip etmediği, dolayısı ile davacının ihtiyacının samimi ve zorunlu olup olmadığının değerlendirilmesi sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.