
Esas No: 2009/14053
Karar No: 2011/935
Karar Tarihi: 01.02.2011
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2009/14053 Esas 2011/935 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 14/08/2000 gününde verilen dilekçe ile deprem sonucu binanın yıkılması nedeniyle desteğin ölümünden kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/05/2008 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan ..., ..., ..., ... vekilleri, duruşmasız olarak incelenmesi de davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 01/02/2011 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan ... ve ... vekili Avukat ... ve ... ve ... vekili Avukat ... ve davalı asil ... geldi, karşı taraftan davacılar adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Diğer temyiz itirazına gelince; dava, deprem nedeniyle yıkılan binadaki desteğin ölümünden dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılardan ... (...), ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz olunmuştur.
Borçlar Yasası"nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.
Dava konusu olayın tarihi ve meydana geliş biçimi ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına takdir edilen manevi tazminat tutarları fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davacılardan ... ve ..., destekten yoksun kalma tazminatı isteklerini ıslah dilekçesi vererek artırmışlar ve ıslah dilekçesindeki davalılar arasında ... ile ... (...)u göstermemişlerdir. Islah dilekçesi ile tutarın artırılması ayrı bir dava niteliğinde olduğundan ıslah dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyenlerin artırılan tazminat tutarlarından sorumlu tutulmalarına yasal olanak bulunmamaktadır.
Yerel mahkemece açıklanan yön gözetilmeyerek, davalılardan ... ile ...’in de ıslah dilekçesi ile artırılan maddi tazminat tutarlarından sorumlu tutulmuş olmaları usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle temyiz eden tüm davalılar yararına; (3) nolu bentte gösterilen nedenle davalılardan ... ve ... yararına BOZULMASINA; öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılar ... ve ... ve ... ile ... yararlarına takdir olunan 825.00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.