13. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/34306 Karar No: 2014/30091 Karar Tarihi: 01.10.2014
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/34306 Esas 2014/30091 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2014/34306 E. , 2014/30091 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı idareye ait hastahanenin genel temizlik ihalesini aldığını ve bu hususta sözleşme yapıldığını, hastahanenin bulunduğu ... İlinin 4325 sayılı kanun kapsamında olduğunu, %19,5"luk işveren katkı payının hazine tarafından karşılanması gerektiğini, buna rağmen hak edişlerinden kesintiler yapıldığını ileri sürerek yapılan kesintilerin tahsilini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemenin, davanın reddine dair 24.5.2012 tarihli kararının davacının temyizi sonucu dairemizce davacı yararına bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, yapılan kesintilerin kesinti tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Eldeki davada, davanın kabuülne ve herbir kesintiye kesinti tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiş bulunulmaktadır. Borçlar Kanununun 101/1 (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 117) maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mtümerrit olur. 2014/34306-30091 Muaccel hale gelmiş bir borçtan dolayı alacaklının herhangi bir ihtarı yok ise anılan yasa maddesi uyarınca faize ancak dava tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekir. Dava konusu olayda, davacı hak edişlerinden yapılan dava konusu miktarların ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü iddia ve ispat etmemiştir Bu itibarla hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması zorunludur. Mahkemece, davadan önce davalının temerrüde düşmediği gözetilerek hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ne varki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca, mahkeme kararının hüküm bölümünün birinci bendinin bütünüyle karardan çıkartılarak yerine aynen (Davanın kabulüne 11818,98 TL.nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline) söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 01.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.