22. Hukuk Dairesi 2016/12858 E. , 2016/14772 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
.
DAVA : Davacı,.... Bakanlığının işkolu tespitine ilişkin kararının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı ... vekili, ... tarafından, ...Devlet Hastanesi ve ... Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında faaliyet gösteren davalı şirkete ait alt işveren işyerinde yürütülen işlerin niteliği itibariyle İşkolları Tüzüğünün 24 sıra numaralı "Sağlık" işkolunda yer aldığının tespit edildiğini, ancak yapılan tespitin hatalı olduğunu ileri sürerek işkolu tespit kararının iptaline ve şirket tarafından yapılan işlerin genel işler işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Cevap veren davalılar, da...ın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, da...ın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Dava, ... tarafından yapılan işkolu tespitine itiraz istemine ilişkindir.
İşkolu tespit tarihi itibariyle yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu"nun 3. maddesinde sendikaların işkolu esasına göre kurulacakları belirtilmiştir. Bu itibarla, işkolu kavramının, sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öge olduğu söylenebilir. İşkolu kavramı ile, benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır.
İşkolu tespitinde birim olarak işyerinin esas alınacağı kanuni düzenlemelerin tartışmasız bir sonucudur. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 2. maddesinin gerekçesinde, işyeri, teknik bir amaca, diğer bir deyişle mal ve hizmet üretimine yönelik ve değişik unsurlardan meydana gelen bir birim olarak tanımlanmıştır. İşyerinin sınırlarının saptanmasında “işyerine bağlı yerler” ile “eklentiler” ve “araçların” bir birim kapsamında oldukları belirtildikten sonra özellikle bir işyerinin mal ve hizmet üretimi için ayrı bir alanı da kullanması halinde bunların tek işyeri mi yoksa birbirinden bağımsız işyerleri mi sayılacağı konusunda “amaçta birlik”, aynı teknik amaca bağlı olarak üretimde bulunma, nitelik yönünden bağlılık ile “yönetimde birlik”, aynı yönetim altında örgütlenmiş olma şartlarının aranacağı düzenlenmiştir.
İşçi ve işveren sendikalarının kurulabilecekleri işkolları, mülga 2821 sayılı Kanun"un 60. maddesinde gösterilmiştir. Anılan maddede, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işlerin de, asıl işin dahil olduğu işkolundan sayılacağı ifade edilmiştir. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağı, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü de alınarak ve uluslararası normlar da gözönünde bulundurularak bir tüzükle düzenleneceği belirtilmiştir. Söz konusu tüzükte işkollarına giren işler, tüzüğe ekli listede belirtilmiştir. Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işlerin de, asıl işin dahil olduğu işkolundan sayılacağı tüzüğün 3. maddesinde vurgulanmıştır.
İşkolu tespit davalarında her işverenin işyerinin bağımsız işyeri olarak kabul edilip o işyerinde yapılan işlerin niteliği itibarıyla işkolu tespiti gerekir. Mülga 2821 sayılı Kanun"un 60. maddesinde yer alan “Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır” kuralı ise, bir işyeri sınırları ve organizasyonu içerisinde yürütülen işler için önem taşır. Bununla birlikte birbirinden ayrı işyerlerinde asıl iş yardımcı iş kavramı geçerli olmaz. Bu noktada ifade etmek gerekir ki, alt işverenin işkolu tespiti, asıl işverenin yaptığı işe göre belirlenemeyeceği gibi, alt işverenin işkolu tespitinin asıl işverenden ayrı olarak yapılması gerekmektedir. Alt işverene ait işyerinde yapılan işlerin, asıl işverene ait işyerinde yapılan işlere yardımcı iş olarak değerlendirilmesi de mümkün değildir. Zira böyle bir durumda, coğrafi olarak aynı alanda faaliyet yürütülse de, hukuki olarak, iş organizasyonu kapsamında alt işverene ait farklı bir işyeri, asıl işverene ait farklı bir işyeri söz konusudur. Nitekim 07.11.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 4. maddesinin gerekçesinde “Bir işyerinde yürütülen yardımcı işin alt işveren tarafından üstlenilmesi halinde, bu iş artık asıl işveren yönünden yardımcı iş olarak kabul edilemez. Bu işler alt işveren bakımından asıl iş kabul edilir ve işkolu buna göre belirlenir” şeklinde anılan durum açık olarak belirtilmiştir.
Somut olayda, ... tarafından 29.03.2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan işkolu tespit kararı ile,.... Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti. tarafından ... .... Devlet Hastanesi ve ... Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinde “Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni Hizmet Alım İşleri” ihalesi kapsamında, doktor ve servis sekreterliklerinde yürütülen işler de dahil olmak üzere, hastaların hastaneye girişinden başlanarak taburcu olana kadar tüm işlemler, faturalandırma, arşivleme işlerinin yapıldığı, şirketin bünyesinde çalışan işçilerin yaptıkları işler ve ün...lar arasında paralelliklerin olması sebebiyle büro işlerinin asıl işe yardımcı işlerden olduğu gerekçesiyle İşkolları Tüzüğü’nün 24 sıra numaralı “Sağlık” işkolunda yer aldığı tespit edilmiştir.
Dosya içeriğinden, davalı ...Elektronik Bilişim İletişim Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti. ile ... Devlet Hastanesi ve ... Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi arasında veri hazırlama ve kontrol işletmeni temini konulu hizmet alım sözleşmesi imzalandığı ve alt işveren işçilerinin belirtilen sözleşme kapsamında çalıştırıldığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamı, işkolu tespiti işlem dosyası ve iş müfettişi raporuna göre de, alt işveren işçilerinin ağırlıklı olarak, hastaneye giriş yapan hastaların giriş işlemlerinden başlayarak taburcu ve faturalandırmada dahil daha sonrasında arşiv işlerine kadar tüm veri işlerine baktıkları anlaşılmıştır.
Açıklanan maddi ve hukuki olgulara göre ve alt işveren işyerinde yapılan işlere dair işkolu tespitinin, asıl işveren işyerinden bağımsız olarak tespit edilmesi gerekliliği karşısında, alt işveren ...Elektronik Bilişim İletişim Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti. işçileri tarafından yürütülen işler, niteliği itibariyle İşkolları Tüzüğü"nün 17 sıra numarasında yer alan “Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunda yer almaktadır. Her ne kadar davacı sendika, dava konusu işyerinin “Genel İşler” işkoluna girdiğinin tespitini istemiş ise de, Bakanlık işkolu tespit kararının hatalı olması sebebiyle iptaline karar verilmesi durumunda, işkolu tespitine ilişkin hükümler kamu düzenine ilişkin olduğundan, tespite konu işyeri veya işyerlerinin hangi işkoluna girdiği resen tespit edileceğinden, işyerinin girdiği işkolunun belirlenmesi gerekir. Bu cümleden olarak, mahkemece, da...ın kısmen kabulü ile işkolu tespit kararının iptaline ve dava konusu işyerinin İşkolları Tüzüğü"nün 17 sıra numarasında yer alan “Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunda yer aldığının tespitine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.
Belirtilen sebeplerle, mülga 2821 sayılı Kanun"un 4. maddesi uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Da...ın KISMEN KABULÜ ile 29.03.2011 tarih ve 27889 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan, ...Elektronik Bilişim İletişim Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti. tarafından, ... ... Devlet Hastanesi ve ... Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinde yürütülen işlerin İşkolları Tüzüğü’nün 24 sıra numaralı “Sağlık” işkoluna girdiğine ilişkin, ..."nın 2011/41 sayılı işkolu tespit kararının iptaline,
3-...Elektronik Bilişim İletişim Teknolojileri Ticaret Ltd. Şti. tarafından, ... ... Devlet Hastanesi ve ... Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinde yürütülen işlerin niteliği itibariyle İşkolları Tüzüğü"nün 17 sıra numarasında yer alan “Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar” işkolunda yer aldığının TESPİTİNE, fazlaya dair istemin reddine,
4-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.800,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.875,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 23.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
.