Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2126
Karar No: 2012/4145
Karar Tarihi: 13.06.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2126 Esas 2012/4145 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/2126 E.  ,  2012/4145 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalının alacaklı olduğu ... 10. İcra Müdürlüğü"nün 2010/6490 sayılı icra dosyasından düzenlenen sıra cetvelinin birinci sırasında yine davalının alacağına yer verildiğini, ancak davalı ile dava dışı borçlu ..."ün dünür olduklarını, aralarında gerçek bir borç ilişkisinin bulunmadığını ileri sürerek, alacağın muvazaalı olduğunun tespiti ile müvekkilinin alacağının, sıra cetvelinin birinci sırasında davalıya ayrılan paydan ödenmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili ile dava dışı borçlunun dünür olduklarını, dünürünün zor durumda olması sebebiyle müvekkilinin borç para verdiğini ve karşılığında senet aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının temlik aldığı alacağa ilişkin Şekerbank tarafından başlatılan takipte dayanılan hesap kat ihtarnamesinin dava dışı borçlu ... ..."e 25.02.2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalının hesap kat ihtarnamesinin tebliğinden beş gün sonra, 02.03.2010 tarihinde takip talebinde bulunduğu, ödeme emrinin 05.03.2010 tarihinde tebliğe çıkarıldığı ve bir gün sonra davalıya tebliğ edildiği, buna göre borcun son ödeme tarihi 16.03.2010 olmasına rağmen davalının ödeme süresi bitmeden aynı gün acele olarak araçlara haciz koyduğu, daha sonra ise araçlardan biri üzerindeki haczi kaldırdığı, tüm bu hususlar bir arada düşünüldüğünde davalının diğer alacaklılardan mal ya da para kaçırmak gayesi ile muvazaalı takip yaptığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile takibin muvazaalı olduğunun tespiti ile sıra cetvelinin birinci sıradaki alacak yönünden iptaline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve muvazaa iddiasının aksinin davalı tarafça ispatlanamamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Davacı vekilinin temyizine gelince; dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir.
    Sıra cetveline itiraz davalarında sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama gideri de dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına (İİK"nun 235/3"ncü maddesine kıyasen) karar
    verilmesi gerekir. Bu tür davalarda, davanın kabulü halinde tespit değil, eda hükmü kurulmalıdır. Bu ilkelere aykırı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK"nun 438/7 nci maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 1. paragrafının ilk satırında yer alan "10. İcra Müd. 2010/6490 Esas sayılı dosyasındaki takibin muvazaalı olduğunun tespiti ile" ibaresi ile aynı paragrafın son satırındaki “iptaline” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “davalıya ayrılan payın yargılama gideri de dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının ödenmesine, kalan kısım olması halinde davalıya bırakılmasına” ibarelerinin yazılmasına, kararın bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, davalıdan alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi