17. Hukuk Dairesi 2015/12999 E. , 2016/1024 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, sürücü ... idaresindeki ... plakalı aracın, dinlenme tesislerine girmek istediği esnada öncesinde dinlenme tesisinin sol refüj başlangıç kısmına park etmiş bulunan davalıya Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan, dava dışı sürücü ... idaresindeki ... plakalı çekici ve ... plaklı dorsesine çapması sonucunda meydana gelen kazada sürücü ... ile aynı araçta yolcu olarak bulunan davacı küçük kızın annesi ... ve babası ..."in vefat ettiğini, davayı küçüğün dedesi müvekkil ..."in vesayeten açtığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla küçük ... için, annesinin ölümü nedeniyle 10.000,00 TL ve babasının ölümü nedeniyle 20.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan tahisiline karar verilmesini talep ve dava etmiş talep etmiş, yargılama sırasında davacı küçüğün annesinin ölümü nedeniyle olan talebini 28.704,45 TL ve babasının ölümü nedeniyle olan talebini 80.396,60 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile davacının babasının ölümü nedeniyle 80.396,60 TL ve annesinin ölümü nedniyle 28.704,45 TL"den toplam 109.101,05 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 30.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatı hususunda aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda, davacıların her biri için destekten yoksun kalacakları sürenin, çocuklar için, yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşullar değerlendirilerek ayrı ayrı belirlenmesi, yetiştirme giderlerinin destek tazminatından indirilmesi, raporun düzenlendiği en yakın tarih, bilinen dönem kabul edilerek, ölenin bilinen gelirine göre davacıların gerçekleşen zararının ve sonraki bilinmeyen dönem için gelirin her yıl %10 oranında artıp, %10 oranında iskonto uygulanmak suretiyle hesaplanarak bilinmeyen dönem zararının hesaplanması suretiyle destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması gerekir.
Somut olayda davacı çocuk ... aynı kazada hem anne hem babasını kaybetmiş olup, kaza tarihinde 2 yaşındadır ve desteği olan babası ise komser yardımcısı ve annesi ev hanımıdır. Hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda davacı kız çocuğunun 20 yaşında evleneceği ve ölen anne ile babasından 20 yaşına kadar destek göreceği kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Davacı taraf, destek süresinin kısa kabul edildiğini, 22 yaş ikmaline kadar davacı çocuğun ölen anne ve babasından destek göreceğinin kabul edilmesi gerektiğini belirterek rapora itiraz etmiştir. Davacı çocuk ... için 20 yaş ikmaline kadar ölen anne ve babasından destek göreceğinin kabul edilerek yapılan hesaba göre karar verilmesi Yargıtay"ın ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına aykırıdır. Hal böyle olunca, davacı çocuk ... için 22 yaş ikmaline kadar ölen anne ve babasından destek göreceğinin kabul edilerek yapılacak hesaba göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
Öte yandan, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı küçüğün ev hanımı olan annesinden %20 oranında, komiser yardımcısı olan babasından ise %15 oranında destek göreceği sonucuna varılmıştır. Oysa Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre aynı kazada hem annesini hemde babsını kaybeden küçüğün yaşasalardı anne ve babasından eşit oranda destek göreceği kabul edilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
Bu durumda mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, başka bilirkişiden rapor alınarak, denetime elverişli ve tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde tazminatların belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 27/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.