Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/4706 Esas 2015/12029 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4706
Karar No: 2015/12029
Karar Tarihi: 24.12.2015

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/4706 Esas 2015/12029 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/4706 E.  ,  2015/12029 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.08.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 617. maddesi gereğince mirası reddin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ve davalılar vekilleri temyiz etmişlerdir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler (TMK 617/1). Davalılardan ... ve ... davacının borçluları olmadığı halde taraflarına davalı sıfatıyla husumet yöneltilmesi nedeniyle bu davalılar yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları doğru görülmemiştir.
    Kötüniyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir (TMK 617). Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. İcra takibinin uzun süre devam etmesi, tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra

    İflas Kanununda gösterilmiştir (İİK 105 ve 143). Davacı tarafından borçlu mirasçı hakkında “aciz vesikası” alınmamış olduğuna göre, mahkemece, davalının şahsi malvarlığının ret tarihindeki değeri tespit edilip, bu malvarlığının borcunun karşılamaya yeterli olup olmadığının usulünce araştırılıp saptanması; yeterli ise talebin reddi, yeterli olmadığının görülmesi halinde ise davalı da yeterli güvence göstermediği takdirde reddin iptaline karar verilmesi gerekir. Açıklanan yönde araştırma yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.