15. Ceza Dairesi Esas No: 2014/19977 Karar No: 2017/6848 Karar Tarihi: 01.03.2017
Dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/19977 Esas 2017/6848 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2014/19977 E. , 2017/6848 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan TCK 157/1, 52 ve 51 maddeleri gereğince, özel belgede sahtecilik suçundan 207/1 ve 51. maddeleri gereğince mahkumiyetine
Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından, sanığın mahkûmiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, .... Sigorta A.Ş"nin acentesi olmadığı ya da bu şirket adına sigorta işlemleri yapması için verilmiş bir vekalet bulunmadığı halde, katılan ... şirketine ait.....plakalı araca ilişkin, suça konu zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesini tamamen gerçeğe aykırı olarak düzenleyip vermek suretiyle dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda, Suça konu zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesinin sahte olup olmadığı hususunda her hangi bir araştırma yapılmaması ve sahte ise iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının incelenmemesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, öncelikle sanığın sahte olarak düzenlediği iddia olunan zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesinin sahte olup olmadığı hususunun.... Sigorta A.Ş. ve Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi (.....) kayıtlarından sorgulanması, sahte olduğunun tespiti halinde ise bu kez adli emanette bulunan sigorta poliçesinin getirtilerek, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu poliçenin mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirilip, iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespiti ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi, Kabule göre de; Sanığın adli sicil kaydına göre, tekerrüre esas olabilecek ilam bulunması karşısında, ilamın kesinleşme ve infaz tarihlerini içerir şekilde onaylı suretinin dosya arasına getirtilip incelenerek tekerrüre esas olup olmadığının tartışılmaması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.