15. Ceza Dairesi 2014/18551 E. , 2017/6847 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, tehdit, hakaret, iftira, yaralama, şantaj
HÜKÜM : Sanığın TCK"nın 157/1,52 ve 53. maddeleri gereğince, TCK"nın 106/1, 43/1 ve 53. maddeleri gereğince, TCK"nın 125/1, 43/1 ve 53. maddeleri gereğince, TCK"nın 86/2 ve 53. maddeleri gereğince, TCK"nın 107/1-2, 52 ve 53. maddeleri gereğince, TCK"nın 267/1 ve 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyetine
Dolandırıcılık, tehdit, hakaret, iftira, yaralama ve şantaj suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanığın, kız arkadaşı olan katılan ..."da güven telkin ederek toplam 5.000 TL para almasına rağmen geri iade etmeyerek dolandırdığı, yine sanığın 30/10/2009 tarihinde katılan ..."ya ait ofiste, kol saatini katılan ..."nun başına atarak basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladığı, ayrıca katılan ..."nun sanık ile arkadaşlığını sonlandırması üzerine bu kez sanığın katılanı öldürmek ile tehdit ettiği ve katılan ..."nun kullandığı cep telefonuna hakaret ve tehdit içerikli birden çok mesaj attığı, yine sanığın katılan ..."ya attığı bir kısım mesajlarda “eşyalarını vermez ise yanında iki ay çalıştığını, durumu SGK"ya bildireceğini ve 2.000 TL katılan ..."nun ablasının borcunu vermezse savcıya gidip durumu anlatacağını” içerir mesajlar çekerek katılan ..."ya şantaj yaptığı ve yine sanığın 18/12/2009 tarihinde bu kez katılanlar ..... ve ablası ....."nin birlikte avukatlık bürosu olarak kullandıkları ofiste iki kişiye bomba verdikleri yönünde polis imdat hattına ihbarda bulunduğu, sanığın bu surette dolandırıcılık, yaralama, tehdit, hakaret, şantaj ve iftira suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
1)Sanık hakkında yaralama, tehdit, hakaret ve iftira suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanığın, katılan ..."nun onur, şeref ve haysiyetini rencide edici şekilde birden fazla mesajlar atarak ve katılanı öldürmek ile tehdit ederek aynı içerikte birden fazla tehdit içerikli mesaj atmak suretiyle zincirleme şekilde hakaret ve tehdit suçlarını işlediği, yine sanığın katılanı kasten basit tıbbi tedavi ile giderilebilir şekilde darp etmek suretiyle basit yaralama suçunu işlediği ve katılanların ofisinde bomba olduğunu söyleyerek katılanlar hakkında adli soruşturma başlamasına neden olmak suretiyle iftira suçunu işlediği, sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, mesaj tespit tutanakları, ihbar tutanağı ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından hakaret, tehdit, yaralama ve iftira suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında birden fazla katılana karşı iftira suçunu işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin suçların sübut bulmadığına yönelik yaptığı itirazın reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2)Sanık hakkında dolandırıcılık ve şantaj suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanık ile katılanın arkadaş oldukları ve bu arkadaşlıkları nedeniyle aralarında para alış verişinin bulunduğu, sanığın iddiaya konu parayı hileli eylemlerle katılandan aldığına ve katılanı dolandırmak kastı ile hareket ettiğine dair cezalandırılmasına yeter delil bulunmadığı, taraflar arasında ki bu anlaşmazlığın hukuki ihtilaf mahiyetinde bir anlaşmazlık olduğu, ayrıca sanığın katılan ..."da olan eşyaları ve alacağını istediği, vermemesi halinde ise yasal haklarını kullanacağını bildirmesi karşısında, bir hak iddiasının yerine getirilmemesi halinde yasal yolara başvurulacağının belirtilmesinin şantaj suçunun yasal unsurlarını oluşturmayacağı gözetilmeksizin, sanığın bu suçlardan beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.