6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4357 Esas 2017/10643 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4357
Karar No: 2017/10643
Karar Tarihi: 06.12.2017

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4357 Esas 2017/10643 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu nedeniyle mahkumiyet kararı verildi. Ancak Yargıtay 19. Ceza Dairesi tarafından verilen bozma kararı, sanığın savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracak şekilde uygulanmadığı gerekçesiyle mahkeme kararı bozuldu. Yargıtay'ın belirttiği gibi, hükmün aleyhe bozulması halinde yeniden yapılacak duruşmada sanığa bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğuracak hususlar hakkında beyanda bulunma, kendisini savunma ve kanıtlarını sunma olanağı tanınmalıdır. Bu nedenle, mahkeme kararı kanuna aykırı bulunarak bozuldu ve yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılması gerektiği belirtildi. Kararda 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulduğu belirtilmiştir. 1412 CMUK'nın 326 ve 5271 sayılı CMK'nın 307/2. maddeleri de savunma hakkının sınırlandırılamayacağı ilkesine dayanarak, bozma kararının aleyhe olması durumunda sanığın diyeceğinin sorulması ve savunma hakkının kısıtlanmaması gerektiğine işaret etmektedir.
19. Ceza Dairesi         2017/4357 E.  ,  2017/10643 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.11.2010 tarih ve 7/191-227 sayılı kararında “Hükmün aleyhe bozulması halinde davaya yeniden bakacak mahkemece, sanıktan bozmaya karşı diyeceğinin sorulması 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 326 ve 5271 sayılı TCK"nın 307/2. maddeleri uyarınca zorunludur. Savunma hakkının sınırlandırılamayacağı ilkesine dayanan bu zorunluluk uyarınca, sanığa, bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğuracak olan hususlarda beyanda bulunma, kendisini savunma ve bu konudaki kanıtlarını sunma olanağı tanınmalıdır.” Somut olayda Yargıtay 19. Ceza Dairesinin bozma kararı sanık aleyhine olmasına rağmen, sanığın duruşmaya katılımı sağlanıp bozmaya karşı diyeceklerinin sorulmaması suretiyle, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracak şekilde 1412 CMUK"nın 326 ve 5271 sayılı CMK"nın 307. maddelerinin ihlal edilmiş bulunması;
    Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 06.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.