10. Hukuk Dairesi 2020/7264 E. , 2021/9691 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Ankara 30. İş Mahkemesi
İş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince ilâmda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince verilen kararın davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 08/06/2021 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Av. ... ile davalı adına Av. ... geldiler. Duruşmaya başlanarak, hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan günde Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı dava dilekçesi ile 1.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın davalından tahsilini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesince davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun vekalet ücreti yönünden kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, davanın zamanaşımına uğramadığını ileri sürmüştür.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamından dava dilekçesinin davalı tarafa 05/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, Davalı tarafın 13/06/2018 tarihli süre uzatım dilekçesi ile davaya cevap verebilmeleri için mahkemeden ek cevap süresi talep ettiği, bu dilekçesinde zamanaşımı defi bulunmadığı, mahkemenin davalı vekilinin talebini kabul ederek, HMK’nın 317. maddesi kapsamında davalı tarafa cevap süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlamak üzere 2 haftalık ek cevap süresi verdiği, ilk derece mahkemesine verilen 2 haftalık ek cevap süresinin son gününün 04.07.2018 tarihi olduğu, davalı tarafın cevap dilekçesinin bila tarihli olduğu, üzerinde havale bulunmadığı, tarandı ibaresi ve 06.07.2018 tarihini içeren kaşe basıldığı, bu cevap dilekçesinin UYAP’a kaydının da aynı tarihte yapıldığı, ayrı bir alındı belgesi düzenlenmediği anlaşılmaktadır.
Zamanaşımı def"i davanın esası hakkında her türlü muameleye manidir. Bu sorun halledilmeden davanın esası incelenemez. (11.01.1940 tarihli 15/70 sayılı İçt. Bir. Kararı) Borcu ortadan kaldırmamakla birlikte, yerine getirmekten kaçınma yetkisi veren zamanaşımı defi, ancak bunu ileri süren taraf yönünden sonuç doğurmakta, bir başka anlatımla, mahkemece kendiliğinden gözetilemeyen zamanaşımı defi, yasal süresinde ileri sürüldüğü takdirde değerlendirmeye alınabilmektedir.
Somut olayda davaya cevap süresinin 04.07.2018 tarihinde sona erdiği, davalının zamanaşımı defini süresinden sonra 06.07.2018 tarihinde ileri sürdüğü, davacının süresi geçtikten sonra ileri sürülen zamanaşımı define diğer bir deyişle savunmanın genişletilmesi yasağına açık muvafakati olduğuna dair dosya kapsamında herhangi bir beyanı bulunmadığına göre dosyanın esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, davacı avukatı yararına takdir edilen 3.050,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıya yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06.07.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.