17. Hukuk Dairesi 2014/5693 E. , 2016/964 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı .... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları araçların karıştığı, 13.06.2004 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların yaralandıklarını, davacı ..."ün sol taraflı felç sebebiyle sakat kaldığını, davacı ..."ın ameliyat geçirdiğini ve ..."nin de tedavi gördüğünü, kazanın oluşumunda karşı araç sürücüsü ..."nun %75, müvekkillerinin içinde bulunduğu aracın sürücüsü ..."nın ise %25 oranında kusurlu bulunduklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; asıl ve birleştirilen davada; davacı ... için 2.500 TL maddi, 90.000 TL manevi; ... için 2.500 TL maddi, 40.000 TL manevi; ... için 5.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10.06.2009 tarihinde harcını tamamlamak suretiyle davacı ... için her iki araca yönelik talebini toplam 181.893,92 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı .... ve .... vekilleri; müvekkilleri nezdinde zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı araçlar nedeniyle müvekkillerinin sorumluluğunun poliçe teminatı ve sigortalıların kusurları ile sınırlı olduğunu, müvekkillerine herhangi bir başvuru yapılmadığından dava tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini öne sürerek, davanın reddini savunmuşlardır.
Davalı .... vekili, davanın husumet yönünden reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; müvekkiline izafe edilen kusuru kabul etmediklerini, tazminat istemlerinin fahiş olduğunu öne sürerek, davanın reddini istemiştir.
Davalı ...; aracı harici olarak sattığından kaza sırasında işletenin kendisi olmadığını belirterek, husumet yönünden davanın reddini istemiştir.
.... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..."nun ölümü üzerine yasal mirasçıları davaya dahil edilmiş, dahili davalılar davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, ceza yargılamasında kesinleşen davalı ... için %25, ... için %75 kusur oranları kabul edilerek, bilirkişi raporu doğrultusunda, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulü ile; davacı ... için hükmolunan 136.420,44 TL"nin 2.500 TL"lik kısmına dava, 133.920,44 TL"sine ıslah tarihinden itibaren davalı ..."dan tahsilde tekerrüre neden olmayacak şekilde ve poliçe limiti olan 40.000 TL ile sorumlu olarak, ... mirasçısı ... ve ..."den işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline; davalılar ... ile ..."ın sorumlu olduğu 45.473,48 TL"den hatır taşıması nedeniyle BK."nun 43. maddesi gereğince %20 indirim yapılıp, davalı ..."dan tahsil edilen 30.000 TL"sinin mahsubu ile bakiye 6.378 TL"sinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ile ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline; davacı ... için 10.000 TL, ... için 5.000 TL ve ... için 1.000 TL manevi tazminatın davalılar ..., ...., ... ve ..."dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline; davacı ..."ın maddi tazminat davasının reddine; davalı ...."ye yönelik davanın husumet yönünden reddine; davalı ... yönünden dava konusuz kaldığından bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı .... vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava; trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK."nun 166 ve devamı maddeleri uyarınca, davaların birleştirilmesine karar verilmesi halinde sadece bunların yargılaması birlikte yürütürülmekte olup, her dava bağımsız karakterini korumaktadır. Bu durumda her bir dava karar başlığında ayrı ayrı gösterilmeli, her biri için ayrı ayrı hüküm kurulmalı yargılama giderleri ve vekalet ücreti vs. her dava için ayrı ayrı belirlenmelidir.
Somut olayda, asıl ve birleşen davalar karar başlığında ayrı ayrı gösterilmediği gibi, iki ayrı araçtan kaynaklanan kaza nedeniyle asıl ve birleşen davaların davalıları tamamen farklı olduğu halde, tek bir dava varmış gibi hüküm oluşturulmuştur. Bu durumda mahkemece, asıl ve birleşen davaların karar başlığında ayrı ayrı gösterilerek, hükmün infazında tereddüte yol açmayacak biçimde asıl ve birleşen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
Kabule göre ise;
a- manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK."nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalı sürücülerin kusur durumu, yolcu konumundaki davacıların kusursuz oluşları ve yaralanma derecelerine göre takdir olunan manevi tazminatların bir miktar düşük olduğu görülmüştür.
b-Davalılara reddedilen maddi ve manevi tazminat toplamı üzerinden ve hangi davalı için ne miktarda hükmedildiği belirtilmeden vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı .... vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 10.803,51 TL kalan harcın temyiz eden davalı ..."den alınmasına peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 26/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.