Esas No: 2022/5009
Karar No: 2022/5575
Karar Tarihi: 07.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/5009 Esas 2022/5575 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen bir davadan sonra davalı vekili tarafından istinaf edilen karar, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedilmiştir. Temyiz istemi yapılan kararın miktar veya değer sınırı altında olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı açıklanmıştır. Mahkeme, kararın bir örneğini Bölge Adliye Mahkemesine gönderirken davalı vekilinin temyiz isteminin miktar sınırının altında kaldığından reddedilmesine karar vermiştir. Kanun maddeleri ise şu şekilde açıklanmıştır: HMK'nın 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362/1-a maddesi hükmüne göre, Bölge Adliye Mahkemelerinin miktar veya değeri 40.000,00 TL'ni geçmeyen davalara ilişkin verdiği kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz. Bu miktar, HMK'nın Ek 1. maddesi uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm tarihi olan 2022 yılı itibariyle 107.090,00 TL'dir. Ayrıca HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bir karar verilebileceğinden davalı vekilinin temyiz isteminin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15.06.2021 tarih ve 2020/235 E. - 2021/128 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 14.06.2022 tarih ve 2021/1197 E. - 2022/1000 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle 6100 sayılı Kanunun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
HMK'nın 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362/1-a maddesi hükmüne göre, Bölge Adliye Mahkemelerinin miktar veya değeri 40.000,00 TL'ni geçmeyen davalara ilişkin verdiği kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz. Bu miktar, HMK'nın Ek 1. maddesi uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm tarihi olan 2022 yılı itibariyle 107.090,00 TL'dir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davalı aleyhine verilen tahsil hükmünün 24.050 USD olduğu, bu tutarın dava tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuru (3,53 TL) üzerinden hesaplanan miktarı itibari (84.896,5 TL) ile temyiz kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmaktadır. HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Bölge Adliye Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bir karar verilebileceğinden davalı vekilinin temyiz isteminin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.