2. Ceza Dairesi Esas No: 2010/16137 Karar No: 2012/5809 Karar Tarihi: 12.03.2012
Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/16137 Esas 2012/5809 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, hakaret suçu nedeniyle cezalandırılan sanıkların temyiz başvurularını ve bir sanığın açıklanması geri bırakılan mahkumiyet hükmüne yapılan itirazı inceliyor. Hakaret suçundan mahkum olan sanıkların temyiz başvurusu reddedilirken, açıklanması geri bırakılan mahkumiyet hükmüne yapılan itiraz reddedilmiyor. Ancak, sanığın savunma hakkının kısıtlanması ve bazı kanun maddelerinin uygulanması konularında hatalar tespit edilerek hükmün bozulmasına karar veriliyor. Kanun maddeleri olarak, 5219 Sayılı Kanunun 3-B.maddesi, 1412 Sayılı CMUK’nın 305/1.maddesi, 5237 Sayılı TCK’nın 125/4.maddesi, 129/3.maddesi, 62.maddesi, 5271 Sayılı CMK’nın 226.maddesi, 231.maddesi ve 232/6.maddesi belirtiliyor.
2. Ceza Dairesi 2010/16137 E. , 2012/5809 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2008/204105 MAHKEMESİ : Hayrabolu Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 15/05/2008 NUMARASI : 2007/246 (E) ve 2008/102 (K) SUÇ : Hakaret
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; I-Sanıklar H.. Z.. ve M.. T.. hakkında birbirlerine yönelik hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde; Sanıklar hakkında hakaret suçundan hükmolunan cezaların miktar ve türlerine göre hükümlerin, 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Kanunun 3-B.maddesi ile değişik 1412 Sayılı CMUK’nın 305/1.maddesi gereğince, hüküm tarihine göre temyizi mümkün olmadığından, sanık Hasan müdafii ile sanık Melihat müdafiinin temyiz istemlerinin aynı kanunun 317.maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, II-Sanık M.. T.. hakkında, katılan S.. Z..’e karşı işlediği hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-5271 Sayılı CMK’nın 226.maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden 5237 Sayılı TCK’nın 125/4.maddesinin uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 2-Sanığın, katılan Sevim’in kendisine hakareti üzerine sinirlenip karşılık verdiğini savunması, tanık H.. T..’ın ifadelerinin de sanığın savunmasını doğrulaması karşısında, sanık hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 129/3.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması, 3-Sanık müdafiinin 08.05.2008 tarihli duruşmada ve 16.04.2008 tarihli dilekçesinde lehe olan yasa hükümlerinin uygulanmasını istediği ve bu isteminin 5237 Sayılı TCK’nın 62.maddesinin uygulanmasını da kapsadığı halde; bu hususta olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi, 4-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas- 2009/13 Karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde katılan Sevim’in tazminat talebi olmadığı gibi sanığa atılı hakaret suçundan doğan herhangi bir maddi zararının bulunmadığı, adli sicil kaydından sabıkasız olduğu anlaşılan sanık hakkında 5271 Sayılı CMK’nın 231.maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen ""sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması"" koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “sanığa verilen cezanın hükmün açıklanmasını ertelenmesine karar verilmesi halinde sanığın ileride suçtan çekineceğine dair mahkememize kanaat gelmediği gibi karşı tarafın da zararı karşılanmadığından” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 5-Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının gün karşılığı belirlenirken uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 Sayılı CMK’nın 232/6.maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. T.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.