.......


Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalı ile arasında kan ve kan bileşenlerinin tedarik edilmesine yönelik olarak sözleşme akdedildiğini, davalının talebi doğrultusunda yerine getirilen hizmetin ... kurumları fiyat tarifesi uyarınca ......belirlenen fiyatlar üzerinden fiyatlandırılarak kuruma fatura edildiğini, verilen hizmet karşılığı tahakkuk ettirilen bir kısım fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmediği için davalı hakkında ... 13.İcra Müdürlüğünün 2014/15884 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının kısmi ödeme yaptığını, dosya borcunu kapatmadığını, takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiş, 25.06.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 2.131,38 TL’ye düşürmüştür.
Davalı, asıl alacağın ödendiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; 2.131,38 TL üzerinden davanın kabulü ile aşkın talebin reddine, davacı ve davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalı ile aralarındaki sözleşme nedeniyle yapmış olduğu hizmet bedeli için düzenlenen faturalara dayanarak davalı aleyhine başlattığı icra takibine itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı borcun ödendiğini savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi kurul raporunda; davalı tarafından .../08/2015 tarihinde başlatılan icra takibinden sonra takip konusu yapılmış olan borca ilişkin olarak 19/08/2014 tarihinde ödeme yapıldığı, davacının ödeme tarihi itibariyle 147.771,00 TL fatura bedeli asıl, 1.983,61 TL takip tarihine kadar işlemiş faizi ve 147,771 TL takip tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş gecikme faizi olmak üzere toplam 149.902,38 TL alacağının bulunduğu,ödeme nedeniyle davacının bakiye 2.131,38 TL alacağı olduğunu ve bu bedelin 19.08.2014 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal gecikme faiziyle birlikte tahsilini talep edebileceği mütalaa olunmuş davacı tarafından dava ıslah edilerek talep 2.131,38 TL’ye düşürülmüş ve mahkemece 2.131,38 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Kanununun 117. maddesine göre muaccel hale gelen bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur, ihtar mevcut değil ise dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz yürütülür. Somut olayda; davacı borcun ödenmesine yönelik davalıya 25/07/2014 tarihinde ihtarname gönderdiğini ileri sürmüş ise de ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğine ilişkin dosyada belge bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece, ihtarnamenin davalıya tebliğ edilip edilmediği ilgili yerlerden araştırılmalı ve tebliğ şerhinin dosyaya ibrazı istenilmeli, tebliğ şerhi dosyaya sunulursa temerrüd olgusu değerlendirilerek şimdiki gibi davanın kısmen kabulüne karar verilmeli,şayet çekilen ihtarmame davalı kuruma tebliğ edilmemişse davalı kurumun temerrüde düşmediği kabul edilmeli ve icra takibi açıldıktan 4 gün sonra ödeme emri tebliğ edilmeden önce asıl alacağın tamamı davalıya ödendiğinden davacının işlemiş faiz yönünden de talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şeklide karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir
2-Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.