Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/2392
Karar No: 2009/5888

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/2392 Esas 2009/5888 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kendisine ait olan imar parselinde davalı tarafından taşkın yangın merdiveni ve yük asansörü yapılarak müdahale edildiği iddiasıyla elatmanın önlenmesi ve yıkım talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davacının iddiasını kabul ederek davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, yapılan inceleme eksik olduğundan ve olayın imar şuyulandırması öncesinde mi yoksa sonrasında mı gerçekleştiği net olarak ortaya konulamadığı için karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, M.K. 684. madde, 6785 sayılı yasanın değişik 42/c maddesi, 3194 sayılı imar yasasının 18. madde ve 2981 sayılı yasanın değişik 10/c maddesi belirtilmiştir. Bu maddeler, taşınmaz üzerinde ayrılmaz parça (mütemmim cüz) durumunda olan yapı üzerinde tasarruf etme gücünün kısıtlandığını ve imar parseli malikine karşı yapı sahibinin korunduğunu ifade etmektedir.
1. Hukuk Dairesi         2009/2392 E.  ,  2009/5888 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAĞCILAR(KAPATILAN) 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 21/09/2005
    NUMARASI : 2003/568-2005/446

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı,  kayden maliki  bulunduğu 10 imar  parsel  sayılı  taşınmaza, davalı  tarafından taşkın  yangın merdiveni  ve yük  asansörü  yapılmak  suretiyle  müdahale  edildiğini  ileri  sürerek  elatmanın önlenmesi ve  yıkım isteğinde  bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddini  savunup,  temliken tescil  istemiştir.
    Mahkemece, davacı iddiası  sabit görülerek  davanın kabulüne karar  verilmiştir.
    Karar, davalı  tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava,  imar  parseline  elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.
    Mahkemece,davanın   kabulüne  karar verilmiştir.
    Dosya  içeriği ve toplanan delillerden; taraflara  ait 10 ve 11 parsel  sayılı  taşınmazların  öncesi  paylı mülkiyet  üzere olan 271  sayılı  kadastral  parselin  şuyulandırmasından  oluştuğu, 10 sayılı parselin  davacıya, 11 sayılı parselin ise  taraflara  ve dava dışı  kişilere  ait olduğu  anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz"ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlıdır. Bu husus M.K.nun 684. maddesinde açıkca vurgulanmıştır. Ne varki, yürürlükten kalkmış olan 6785 sayılı yasanın l605 sayılı yasa ile değişik 42/c ve halen yürürlükte bulunan 3l94 sayılı imar yasasının l8. maddelerinde özel hükümler getirilmek suretiyle ayrılmaz parça (mütemmim cüz) olan yapı ile arz arasındaki hukuki ilişki kesilmiş bazı durumlarda yapı,  üzerinde bulunduğu yerin malikinden başkasına bırakılarak imar parsellerinin oluşturulabileceği öngörülmüştür. Böylece yapıların bedelleri ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmediği veya aralarında bu yönde bir anlaşma yapılmadığı yada ortaklığın giderilmesi davası açılmadığı sürece bu yapıların ömürlerini dolduruncaya kadar eski sahiplerine kullanma imkanı  sağlanmıştır.
    Öte yandan, zeminin maliki olan kişinin taşınmazı bizzat kullanma yetkisi sınırlanmış, ayrılmaz parça (mütemmim cüz) durumunda olan yapı üzerinde tasarruf etme gücü özel yasa ile kısıtlanmıştır. 
     298l sayılı yasanın 3290 sayılı yasa ile değişik l0/c maddesi de aynı doğrultuda hüküm getirmiştir.
    Gerçekten, bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamaz. İşte bu nedenle yukarıda değinildiği gibi yasa koyucu imar parseli malikine karşı yapı sahibini koruma zorunluluğunu duymuştur. 
    Somut olayda , çekişmeli  yerdeki  muhtesatın  imar şuyulandırmasından  önce  mi yoksa  sonra mı  yapıldığı  anlaşılamamaktadır.
    Hal böyle olunca, yukarda belirtilen  ilkeler  çerçevesinde  inceleme ve araştırmanın  yapılması,  delillerin toplanması   ve  değerlendirilmesi , sonucuna göre bir  karar verilmesi gerekirken, eksik  soruşturmayla  yetinilerek  yazılı  olduğu üzere  hüküm  kurulması  doğru  değildir.
    Davalının temyiz  itirazları  yerindedir. Kabulü ile  hükmün  açıklanan  nedenlerden  ötürü HUMK"nun 428. maddesi   gereğince  BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.5.2009 tarihinde  oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi